"Bu dünyada hiçbir yerde rahat hissetmiyorum, evet seninle çok mutluyum "evde olmayı" hissediyorum ama rahat olamıyorum bu senden kaynaklı değil ben kendimi burda rahat hissetmiyorum." "Evde mi?" iç çektim "Bu evde mi? Benimle mi?" Kafamı yavaşca yanıma yasladım. "Dünyada." Zaten o da neyi demek istediğimi anlamıştı sadece soruyordu belki farklı bir cevap alırım, bir ümit. "Bu dünyada rahat değilim, keşke üzerinde yürüdüğüm dünya bu dünya olmasaydı gerçi başka dünyalar varsa onlarda bile rahat hissetmem.Ben yaşarken rahat değilim ben kendimle rahat değilim. Yemin ederim denedim seni dünyam yapmak istedim yaptım ama senide yıktım kendimle beraber ben özür dilerim hiç bir önemi yok ama ben seni hep sevdim senden karşılığını alamadım ama seni gördüğüm ilk zamandan beri ,tabii bunu anlamam geç oldu, ama güç olmadı biraz düşünmem yetti biraz kafa yordum ve... Seni gördüğüm ilk anda dikkatimi çekiverdin. Senden karşılık almayı o kadar çok istedim ki. Yemedim,içmedim dedim ki belki boğazımdan kesersem tanrı bunun karşılığında beni mutlu eder ama şunu biliyorum ki senden karşılık almış olsaydım bile giderdim. Kendimi bu dünyaya uygun bulmuyorum. Senin hedeflerin var olduğun şekilde mutlusun başka yaşamlar aramıyorsun, başka dudaklarla sabahlamıyorsun mesela ama yap bunu. Çok istedim bana sarılmanı, beni delice öpmeni, sırtıma yavaş yavaş sokulduğunda değen nefesini hissetmeyi, sevişmeyi,sabahlara kadar, ismini ağlayarak dile getirmeyi çok istedim. Hepsini yaptık ama tek taraflıydı bu duygular. Hiç taraflı olmasını dilerdim."