Takıntı

"Y-Yaklaşma bana! Git!"

Genç çocuk titrek bir nefes alarak zar zor ayağa kalktı. Geri geri giderken, karşısındaki adam kendinden emin, sakin ve bir o kadar da hızlı adımlarla ona yaklaşıyordu. Hızla arkasına dönüp koşmak istediğinde, takım elbiseli adamları görmesiyle gözlerinden yaşlar süzülmeye başladı. Tam geri dönecekken, beline dolanan güçlü kollarla dişlerini sinirle sıktı.

"D-Dokunma! Nefret ediyorum senden!"

Bir yandan ağlayarak bağırıyor, diğer yandan küçük elleriyle beline dolanan kollardan kurtulmaya çalışıyordu. Adam, onu sıkıca kavramıştı. Başını çocuğun boyun çukuruna yaslayarak, üç gündür hasret kaldığı o kokuyu derin bir nefesle içine çekti. Sakin bir sesle, minik bedenin kulağına fısıldadı:

"Sana ne demiştim, sevgilim? Yerin yedi kat altına da girsen seni bulup çıkarırım demiştim. Bak, yine kollarımdasın. Kabullen artık, benden kaçışın yok!"

Çocuk korkuyla çırpınıyor, kurtulmak için var gücüyle çabalıyordu. Ama içten içe kabulleniyordu artık... Mahkûmdu ona, kaçamayacaktı.

bxb konuludur
#zorlaalikoyma
#kacirilma
#tacizunsurlari
vardir