33 parts Ongoing Bir anlığına, göz göze geldik.
İşte o anda zaman, sanki başımdan aşağı dökülen soğuk su gibi durdu. Ellerim kontrolsüzce titremeye başladı. Parmaklarım mikrofonun çevresinde iyice kenetlendi, sanki elimden düşecekmiş gibi bir korkuyla sıkıyordum. Ayaklarım sanki yere çakıldı. Bedenim oradaydı ama içimdeki ben çoktan yere serilmişti. Boğazım düğümlendi, midemden yukarı doğru çıkan o tanıdık boşluk dalgası kalbime çarpıp hızla geri döndü.
Kalbim... Kalbim çırpınıyordu.
İçimdeki her şey "git" derken, gözlerim sadece onu takip ediyordu.
--------------------------------------------
Ardından öyle güzel konuştu ki, içimde bir şeyler titredi:
"Senin yüzünden insan, bir şiiri baştan sona okur gibi bakıyor hayata."
Derin bir iç çekip devam etti:
"Bazen sana bakarken, bir şeyin eksik olduğunu fark ediyorum. Ve sonra anlıyorum... bu dünyaya sen fazla gelmişsin."