Story cover for 09 "BİTTİ DEDİĞİN YERDE DOĞAR UMUT" by zeyn_sz
09 "BİTTİ DEDİĞİN YERDE DOĞAR UMUT"
  • WpView
    Reads 1,401
  • WpVote
    Votes 115
  • WpPart
    Parts 11
  • WpView
    Reads 1,401
  • WpVote
    Votes 115
  • WpPart
    Parts 11
Ongoing, First published Apr 23, 2024
' Oydu.

Etiyle, kemiğiyle, boyuyla, sesiyle her şeyiyle oydu.
Yavuz Bozkurt onbir yıl sonra karşısındaydı. Beyni ortamda dönen konuşmayı algılayamadı. Onun yerine zihni onu en derinlere götürdü. Onbir yıl önceye...

"Bende senin gibi asker olurmuyum?"

"Olursun tabii. Hatta bak, asker olursan seni kendi timime alacağım."

"Beraber mi çatışacağız yani?"

"Tabi kızım. Hem ayrılmamışta oluruz. Aklım sende kalmaz."

"Çok seviyorum seni. Hayallerinden bile daha çok..."

"Ölürüm sana ben."

"Senin sevdiğin kekten yaptım. Bol havuçlu."

"Nefret ediyorum senden!"

"Ne diye çıkıp geldin ki hayatıma?"

"Keşke hiç çıkmasaydın karşıma..."

"Gerçi hata bende..."

"Baban bile sevmemişken ben niye sevdim ki seni." '


                                 
                                         *****

Değişik, aksiyonlu şeyler okumak istiyorsanız sizi şöyle alalım arkadaşlar dbsnbdjd. Öhöm öhöm kemerlerinizi takın arkadaşlar uzun bir yolculuğun ilk adımlarını atıyoruzz. 09 'bitti dediğin yerde doğar umut' şimdi watyde. OKUYUN DERİMM🎀🎀
All Rights Reserved
Sign up to add 09 "BİTTİ DEDİĞİN YERDE DOĞAR UMUT" to your library and receive updates
or
#143bordobere
Content Guidelines
You may also like
Bordoya Karışan Aşk by pekbiafiliyalnizlik
29 parts Ongoing
Şarjörü doldurup atış kulaklığımı taktım. Karşımdaki hedefin kırmızı alanını delik deşik ederken rahatladığımı hissediyordum. Şarjördeki mermi bittiğinde atış kulaklığımı enseme indirip masanın üzerindeki mermilere uzandım. O sırada kulağıma dolan tok postal sesleri bana kimin geldiğini müjdeliyordu. Bir adamı yürüyüşünden tanıyor olmak garipti. Üsteğmen hala yanıma gelmemişti, merakla başımı geriye çevirdim. Arkamdaki masaya yaslanmış anlamlandıramadığım bakışlarla beni izliyordu. Bir eli yaslandığı masada, diğer eli de palaskasındaydı. Genelde omzuna asmaktan hoşlanmadığı bordo beresi ise tıpkı benimki gibi omzundaydı. Başımla kısa bir selam verip önüme döndüm. Tekrar pozisyon alıp hedefime odaklandım. Ben atış yaparken üsteğmen de yanımdaki alana girip atışa başlamıştı. Kavga eder gibiydik o an, kurşun seslerimiz ise sustuğumuz kelimelerimizi ifade ediyordu. İkimizin de kurşunları bitmişti, bakışlarımız birbirini bulduğunda yine o gizemli karaları karşıladı beni. Ben savaşmaya devam etmek ister gibi mermilere uzattım elimi, ama susmayı da beceremedim işte. ''Yurdunuzu arıyor gibisiniz üsteğmenim, gözleriniz sürekli bir arayışta sanki.'' Ona bir cevap hakkı tanımadan atış yapmaya başladım, silahımın tetiğine basmaya devam ederken yanımdaki adamın da pür dikkat beni izlediğini biliyordum. Son mermime de veda etmiştim. Başımı çevirdiğimde yine o bakışlara mahkum edildim. Aramızdaki birkaç adımlık mesafeyi sonlandırıp yanıma geldi, elini uzatıp atış kulaklığımı çıkardı. Aramızdaki tek engel o kulaklıkmış gibi biraz daha yaklaştı bana, gözlerime daha yakından baktı. ''Belki de yurdumu bulduğum için sürekli gözlerine bakıyorumdur teğmenim.'' Bordoya boyanırken aşka karışan iki yürekli askerin hikâyesi...
FERAYE | NEFRETTEN AŞKA  by mavverra
33 parts Ongoing
Bir odayı karıştırmak hayatını yerle bir etmeye yeter mi? Sadece biraz dinlenmek istemişti. Ama gözlerini açtığında zenginliğin içinde kaybolmuş kibirli bir adamın yatağındaydı, hem de yalnızca bir havluyla. Feraye zengin bir aileye gelin giden ablasının yanında yaşamak için geldiği yalıda yalnızca huzurlu bir hayat arıyordu. Ancak gecenin bir yarısı yanlış bir odaya girip tanımadığı bir adamın yatağında uyanmasıyla her şey geri dönülemez şekilde değişti. O geceden sonra hayatı artık ona ait olmaktan çıktı. Karşısında kibriyle sinirlerini zorlayan ama varlığıyla kalbini darmadağın eden bir adam vardı. Bazı sınavlar kaçmakla geçilmezdi, bazı duygular görmezden gelinmezdi. Ve bazı adamlar unutulamazlardı. ❝"Kucağımdasın." dedi alçak bir sesle. "Dün gece seni elimle getirdim ve vücudunda hâlâ izlerim var." Beni daha çok çekti kendine doğru, kendi alt bedenine doğru bastırdı. Onu hissedebilmek muazzam bir arzu uyandırıyordu bedenimde, sağduyu ve mantığımın yerini şehvet ve ihtiras alıyordu. "Arzu duyduğunu, beni ne kadar istediğini biliyorum." Nefesim hızlandı, söyledikleri ne yazık ki tamamen gerçekti. Onu delice arzuluyordum, hatta bazen rüyamlarımda bile gördüğüm oluyordu. Bu yüzden kasıklarım sızlıyor şu an, bu yüzden ateş bastı bedenimi. Yüzü yüzüme daha çok yaklaşınca burunlarımızın uçları birbirine değdi, dudaklarım öpülme arzusuyla karıncalanmaya başlamışlardı. Onun temasına kayıtsız kalamıyordum, korkunç bir ten uyumu vardı aramızda. "Kaçman bunu değiştiremez." Konuşurken dudakları benimkine dokunuyordu, kendimi tutamayıp ilk hamleyi yapan olmaktan korkuyordum. "Ben de seni istiyorum." diye ekledi en son, zaten hemen ardından dudaklarıma kapandı.❞ ▪︎Yaş farkı vardır. ▪︎Cinsel içerik vardır. Cinsellik, küfür ve hassas içerikler barındırmaktadır. Rahatsız olacaklar okumasın.
You may also like
Slide 1 of 10
Aşkın Şefkati  cover
İLİŞKİ DURUMU: SENSİN cover
Deniz Kabuğu cover
Bordoya Karışan Aşk cover
İS KOKAN ZEYTİN AĞACI cover
~Benim Gözlerimle Gör Dünyamı~ cover
Halısaha |texting cover
Kalbe Zarar cover
FERAYE | NEFRETTEN AŞKA  cover
Yeşim cover

Aşkın Şefkati

51 parts Ongoing

Azîz Ağa: "Varsın hiç çocuğumuz olmasın, Kırlangıç. Biz, anne-baba hasretiyle kavrulan çocuklara yuva oluruz." Ayşe: "Anneler hep can yakar, Azîz... Ya ben de annem gibi olursam? Ya onların canını yakarsam... Çok korkuyorum. Yüreğim... onun gibi bir anne olmaktan korkuyor. Eğer bir gün çocuğumun canını yakarsam... Babamın yapamadığını yapar mısın? Çocuğumu benden korur musun? Olur musun onun kalkanı?"