Bu mavi gökyüzünün bir alçalıp bir yukarı çıkan iki kollu terazisinde gece ile gündüzün yükseliş mücadelesine kimseler engel olamazdı. Dengeler değişiyor ayak basılan her toprakta ancak hiçbir şey asla dengede kalamıyor. Olmuş ve olacaklar her gün dünyanın günlüğüne kaydoluyor. Takvim yaprakları birbirinin üzerinde ağırlık olmaktan vazgeçmiyor. 🎡 Bir dönme dolabın altında aşık olmuştu ona. Yıllar sonra ise yine bir dönme dolabın altında tekrar görecekti onu. Ruhunu başka bir bedenle takas ettikten sonra kendini yine bir dönme dolabın altında bulmuştu. Geçmiş ve geleceğin kıskacı içinde özlemle boğuşan Yelda, hayali gerçekten ayırt etmeye çalışırken pembe mor renkli ışıklar dünyayı onun için acımasızca aydınlatacaktı. Hayatın iniş ve çıkışlarının döngüsü ruhunu bir dönme dolabın meskenine hapsettiğinden habersiz artık savrulmayacaktı. Çünkü kalbinde taşıdığı aşk unutulsa da kaybolsa da daima tam zamanında yeniden filizlenen bir umut gibi elinden tutandı. 🎡 "Hafızası gökteki bulutlara uyarak kayıp gitmişti. Düşünmek için her zaman yaptığı gibi bir elini alnına koydu. Diğer eli yumruk halinde avucundaki çakmağı sıkıyordu. Uzun tırnakları kakülüne değdi. O an hiçbir şeyi garipsemedi. Sonra diğer kadını hatırladı. Gözleri anında bankta oturan kadını buldu. O kadın kendisiydi. Kendisini dışarıdan görüyordu. Çığlık atacakken banktaki kadın üstüne atlayıp bir eliyle ağzını kapattı diğer elini kendi ağzına götürdü, hemşire tarzında bir sus işareti yaptı. Aralarındaki mesafe çok kısaydı. Kendisinin gri renkli badem gözlerinin içine bakıyordu. Artık gri gözlü olan kadın ellerini yavaşça aşağı indirdi." 🎡 Devamı gelecektir! Reyna'dan sevgilerle...All Rights Reserved