- Reads 93
- Votes 7
- Parts 2
Ongoing, First published Apr 27, 2024
"Ama unutma ki, ben Kasım çocuğuyum. Adım gibi, Kuzey'den esen rüzgarlar kadar soğuğum ve yağışlıyım. Sen zehirli ve ölümcül bir çiçek olabilirsin ama ben istersem seni o toprakta yaşatmam." • Benimle darağacının orada buluş Ne kralların, vezirlerin, soyluların asıldığı o sehpada Urganın boynunun altında yer ettiği anda Tüm haksızların, aydınların asıldığı bu ağaçta Özgürlüğün o son rüzgarının çalan şarkısında Benim bir hikayem var dinlemeyenin pişman olduğu Efsane değil bu, bir soytarı asıldı o ağaçta herkesin ağlamaktan sersefil olduğu Avucunun içi kan, gözleri sanki buzdan, günahları dizboyu Tek suçlu, tek idam mahkumu Gözünde ne yaş vardı ne korku Ne eş ne dost ne akraba Ölümün artık yanıbaşında konakladığında Azrailin nefesini hissediğin anda Mezarın kapalı, gözün açık gittiğin bu diyarda Benimle darağcında buluş İki kişi için bir mezar kazdım Tek kurşun var, tek tabaca Fakat sevgilim neden silahın bana dönük Anladım, bu koca mezar yalnızca bana Benimle, idam günümde buluş Çınar ağacının altında Son kez özgürlük gibi gülümse, ak git gözyaşında İşte şimdi o koca mezar dar bana • "Beni yağmurlu bir geçmişte bıraktın fakat gelecek senin için hep güneş açtı öyle mi?" "Evet, öyle." 19 Mayıs 2024 Yayım TarihiAll Rights Reserved
Sign up to add ŞEYTANIN AVUKATI to your library and receive updates
or
You may also like
You may also like
