Küçükken evimizin karşısında kocaman yeşillik bi alan vardı, hep oynamaya çıkardım oraya küçük kelebekler görürdüm. Benim kelebeklere olan hayranlığım o zaman başladı, her gördüğüm kelebeğin peşinden koşar, düşer kalkar onu yakalamaya çalışırdım. Sonra yakalardım bir tane manyak gibi sevinirdim =) Koşar koşar ellerimi açar bırakırdım onu, uçuşunu izlerdim. Kocaman yerde o incecik zayıf kanatlarıyla nası kafa tutardı rüzgara, savrula savrula uçardı. O kadar güçsüz ve bi o kadar güçlü. Hep onlar gibi güzel olmak onlar gibi uçabilmek istedim ama hiç onlar gibi koskoca hayatta tek basına kanat çırpmayı istemedim, onlar gibi nereye savrulacağını bilemeden sadece yaşayabilmek için kanat çırpmak istemedim... Sonra biri bana onların sadece bir gün yaşadığını söyledi. Bende dedim ki ben toplicam bütün kelebekleri odamda yaşatcam hepsini. Bir hafta boyunca her gün o yeşilliğe indim, her gün düşe kalka bi tane kelebek yakalardım sımsıkı tutardım onu avcumun içinde...
Eski bir köy kurgusudur.
İnsanların bilinçsiz ve cahil olduğu "dönem" kurgusu olduğunu unutmadan okumanızı rica ediyorum.
Bu bir kitap, gerçek hayata dair, geçmişe dair içinde yüzlerce düşünce barındırıyor. Yazılanlar 'yazarın' düşüncesi değildir, içine büründüğü karakterin o döneme uygun düşüncesidir. Her karakter ile onun düşüncesini savunuyor anlamına gelmez bu.
İyi bir tipleme yazarken iyi, kötü bir tipleme yazarken nasıl ki bizde kötü olmuyorsak, yazdığımız şeyler de istediğimiz şeyler olmadığında, kendi fikirlerimiz ya da düşünce yapımız olmadığında bir karaktere büründüğümüzde, saygı göstermeyi bilmeliyiz.
☠︎︎⚠︎⚠︎⚠︎☠︎︎
*YAŞ FARKI İÇERİR
*BİR ANDA DEĞİL ZAMANLA GELİŞECEK BİR KURGU BARINDIRIR.
*SAYGISIZ VE OKUDUĞUNA ÇAMUR ATMAYI SEVEN İNSANLAR RİCA EDİYORUM BAŞLAMASIN.
Keyifli okumalar...