ESRA (ara verdim)
  • Reads 4,504
  • Votes 331
  • Parts 18
  • Reads 4,504
  • Votes 331
  • Parts 18
Ongoing, First published May 03, 2024
Distopya içeren askeri bir kurgudur.

Her şey soğuk bir kış gecesinde, birlikte doğum günümüzü kutlamamızla başladı.
Sonra bir şeyler oldu, ihanet gibi, babalarımızın şehit düşmesi ve annemin yaşadığı zorluklar gibi, evimizin yanması ve çaresiz kalmamız gibi.

Beni ağabeyim büyüttü Ertuğrul, ne annem ne de babam büyütemedi beni. Birbirimize düşman kesildik ayrı kaldığımız 18 yıl boyunca.

Sen bana şımarık dersin ben ise buna kendimi sevmek derim.

Şimdi ben bir hemşireyim, sen bir asker, ağabeyim bir doktor, kader bizi tekrardan Kars'ın Sarıkamış ilçesinde, soğuk bir havada topladı.

Ülkemiz Yunanlılar başta olmak üzere Türk olmayan tüm devletler tarafından soykırıma uğrarken yeniden bir ayrılık bizi pençesine takıp kader rüzgârında sürüklüyor.

Söylesene marul, aşıklar kavuşur mu? Sarıkamışta aşklar yarım kalırmış, ben bunu İsmail bilgin'den okuduğum Sarıkamış savaşını anlatan romanda okudum. 

Sence sonumuz onlar gibi mi olur? 

Acı.
All Rights Reserved
Sign up to add ESRA (ara verdim) to your library and receive updates
or
#24esra
Content Guidelines
You may also like
Gönül Kıran (Abimin Arkadaşı) by mithraae
6 parts Ongoing
Mahalle Hikayesi "Senin adın Gönül kıran." Yutkundum. Gönül Kıran... Dedim içimden. Beni anlatıyordu. Ömer abinin gönlünü öyle bir kırmıştım ki bu isimden başkası yakışmazdı bana. Cevap vermedim. Cevap da beklemiyordu aslında. "Gönül kıran." dedi ağır ağır bir kere daha. Bir yaş daha düştü omzuma. "Tüm kırıklarıma rağmen en güzel gönül yaram." Dudaklarını usulca ama izinsizce omuzumun yanına bastırdığında dudaklarımdan ufak bir soluk kaçtı. Tüm bedenim karıncalandı. "Ömer Abi." Sesim sekteye uğradı. Dudaklarını geri çekmeden öylece durdu. Sonrada hafifçe geri çekildi. "Beni sev İnci." Emir kipi gibi duruyordu ama yaptığı emir vermek değildi. Yaptığı yalvarmaktı. Bir sonraki adımı da bu oldu. "Ne olur beni sev." Sadece bedenim değil, tüm varlığım titredi. Her bir hücrem, soluğum, her zerrem... "Beni sevmezsen ne yapacağımı bilmiyorum." dedi. İtirafı büyüktü hem de çok büyüktü. "Bu aşkla nasıl yaşayacağımı, nefes alacağımı bilmiyorum." Dudaklarından dökülen nefes az önce öptüğü yere çarpıyordu. "Nasıl bu kadar aşık oldum onu da bilmiyorum ama nefes aldırmayacak kadar çok seviyorum." Dudakları bir kere daha değdi aynı noktaya. "O yüzden..." Hıçkırdı. Ömer Abi hıçkırdı ben yutkundum. İçimden bir şeyler koptu ama yine de dudaklarımdan kelimeler dökülmedi. Ben sustum o yalvardı. "Al bu kırdığın gönlüm senindir. Dersen ki bana kırmak yetmez paramparça et." Gözünden bir damla daha yaş aktı. Ömer'in gözünden benim için üç damla yaş aktı bugün. "Yeterki," Kolları ayrıldı bedenimden, sıcaklığı kokusu... önüme geldi ve devam etti. Gözlerimin içine baka baka "sen yeterki beni sev." Dedi "Ne olur beni sev." Ve diz çöktü. Gözlerimin içine baka baka onu sevmem için yalvarıp diz çöktü. Verdiği sözü tuttu. Mahallenin en ağır adamı, ağır abi dedikleri adam bir an bile düşünmeden diz çöktü.
Aşk'a Direniş  by Jutenya_
44 parts Ongoing
Heja güzelliği ve cesaretiyle Amed'e nam salmış kadın. Ağir yakışıklılığı ve bastığı yeri titreyișiyle Amed'in saygı duyulan ağası... Kadın çok sevdi ve sevdiği adam için ailesini herkesi karşısına aldı. Adam çok sevdi... Sevdiği kadın için ölüme gider gibi Karadağlı konağına girdi. Tüm olumsuzluklara rağmen ikisi el ele tutușup herkesi arkalarında bırakıp çıktılar. Aradan geçen 3 yıl sonra hüküm verildi. Ağanın soyu devam etmeliydi ve Keje üstünde ki beyaz gelinlikle... Düğünlü davul zurnalı bir şekilde Mirakan konağına giriş yaptı. Heja aklını yitirdi göğsü sıkıştı... Hayır kocası onu seviyordu yapmaz dedi. İnsan gözüyle gördüğüne kalbiyle inanmak istemiyordu. Heja inanmak istemese de her şey bütün gerçekliğiyle ortadaydı. Mirakan konağında acı bir gerçek... Kuma! Bu kitapta Amed'e nam salmış güçlü ve asil kadın Narin Karadağlı var. Ben hem okuyacağım, hem de sevdiğim adamla evleneceğim deyip töreye aşirete baş kaldıran Narin Karadağlı var. Bu kitapta sevdiği adam için herkesi karşısına alıp, ihanete uğrayan Heja Karadağlı... Bir kadının en güçlü isyanı. Bu kitapta sessiz çığlıklarını duyuramayan sevdiği adamın abisine eş giden Berfin Mirakan var. Ve bu kitapta sevdiği kadın için herkesi karşısına alan sabrın sadakatin en güzel hali Ömer Mirza Karahan var. Heja güzelliği cesareti ve asiliği ile Amed'e nam salmış kadın! Ağir yakışıklılığı bastığı yeri titreyişiyle Heja'nın kalbini fethetmiş adam! Hazar Karadağlı sevdanın en güzel tonu... Sevdiğim kız mutlu olsun varsın bensiz nefes alsın diyen genç yağız bir delikanlı. Onun mutluluğuyla bende nefes alırım diyen bir adam. Mirakan konağına düşen bir ateş kuma gelen Keje Mirakan... senin yapamadığını ben yapmaya geldim dedi, karşısında ki kadını yaktığını bilerek. Bastığı yer alev alıyordu. Kurgunun t
BARLAS|Tamamlandı. by Sgarbina
7 parts Complete
"Buradayım." dedi Giray fısıltıyla ardından Çağlanın gözündeki bezi yavaşça aşağı çekti. Bez Çağlanın boynuna düştüğünde Çağla, karanlığa alışan gözlerini ışığa alıştırmak için birkaç defa kırpıştırdı. Karşısında doğrudan gözlerine bakan Girayı görünce gözlerinden düşen yaşlara engel olmadı. Girayı yeniden karşısında görmek çok güzeldi hem de ondan umudu kestiği sırada... Bunun tarifi yoktu. "Buradasın." Çağlanın sesi kısık ve titrekti. Çağla ağzından ufak bir hıçkırık kaçırdığında "Çok korkuyorum." dedi. Giray Çağlanın bu cümlesinden sonra kendisine daha fazla hakim olmadı Çağlayı göğsüne çekip sımsıkı sarıldı. Çağlanın elleri bağlı olduğu için ellerini Girayın göğsüne dayamış, Girayın sarılışını hissediyordu. Şuan ihtiyaç duyduğu tek şey buydu. Giray Çağlayı ağlarken görmeye dayanamıyordu. Birbirlerine sarıldıkları sırada adamlardan biri Girayın ensesine, diğeri de Çağlanın kafasına siyah renkteki tabancaları dayamıştı. Giray ensesindeki soğuk metali hissettiğinde dişlerini sıktı fakat umursamadı. "Buradayım Güzelim ağlama." dedi. Çağlaya sımsıkı sarılmış onun kendine has mis gibi bahar kokusunu içine çekmişti. Bu kokuyu özlemişti. Giray Çağlanın kusursuz güzellikteki yüzünü avuçlarının arasına aldı ve dudaklarını alnına dayamadan hemen önce "Sakın korkma, bu dövüşü kazandıktan sonra birlikte çıkacağız buradan." dedi. Çağlanın alnına uzun bir öpücük kondurduktan sonra ekledi "Bir daha asla yanımdan ayrılmayacaksın. "Çağla Girayın söyledikleriyle birlikte hafiften tebessüm etti ve "Giray" dedi. Ardından burnunu çekip "Lütfen kazan." diye ekledi. Giray Çağlanın yaşlı gözlerine birer öpücük kondurdu ve başını aşağı yukarı salladıktan sonra "Söz." dedi. "Söz veriyorum kazanacağım." (Kitap dreame hesabımda, kullanıcı adım oykumn)
GECENİN İZİ by hisssizyazar
38 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
Gönül Kıran (Abimin Arkadaşı) cover
Aşk'a Direniş  cover
Berdel +18 cover
Kara Gül  cover
İLTİCA cover
BARLAS|Tamamlandı. cover
GECENİN İZİ cover
İMDADIM cover
cavalier | taekook cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover

Gönül Kıran (Abimin Arkadaşı)

6 parts Ongoing

Mahalle Hikayesi "Senin adın Gönül kıran." Yutkundum. Gönül Kıran... Dedim içimden. Beni anlatıyordu. Ömer abinin gönlünü öyle bir kırmıştım ki bu isimden başkası yakışmazdı bana. Cevap vermedim. Cevap da beklemiyordu aslında. "Gönül kıran." dedi ağır ağır bir kere daha. Bir yaş daha düştü omzuma. "Tüm kırıklarıma rağmen en güzel gönül yaram." Dudaklarını usulca ama izinsizce omuzumun yanına bastırdığında dudaklarımdan ufak bir soluk kaçtı. Tüm bedenim karıncalandı. "Ömer Abi." Sesim sekteye uğradı. Dudaklarını geri çekmeden öylece durdu. Sonrada hafifçe geri çekildi. "Beni sev İnci." Emir kipi gibi duruyordu ama yaptığı emir vermek değildi. Yaptığı yalvarmaktı. Bir sonraki adımı da bu oldu. "Ne olur beni sev." Sadece bedenim değil, tüm varlığım titredi. Her bir hücrem, soluğum, her zerrem... "Beni sevmezsen ne yapacağımı bilmiyorum." dedi. İtirafı büyüktü hem de çok büyüktü. "Bu aşkla nasıl yaşayacağımı, nefes alacağımı bilmiyorum." Dudaklarından dökülen nefes az önce öptüğü yere çarpıyordu. "Nasıl bu kadar aşık oldum onu da bilmiyorum ama nefes aldırmayacak kadar çok seviyorum." Dudakları bir kere daha değdi aynı noktaya. "O yüzden..." Hıçkırdı. Ömer Abi hıçkırdı ben yutkundum. İçimden bir şeyler koptu ama yine de dudaklarımdan kelimeler dökülmedi. Ben sustum o yalvardı. "Al bu kırdığın gönlüm senindir. Dersen ki bana kırmak yetmez paramparça et." Gözünden bir damla daha yaş aktı. Ömer'in gözünden benim için üç damla yaş aktı bugün. "Yeterki," Kolları ayrıldı bedenimden, sıcaklığı kokusu... önüme geldi ve devam etti. Gözlerimin içine baka baka "sen yeterki beni sev." Dedi "Ne olur beni sev." Ve diz çöktü. Gözlerimin içine baka baka onu sevmem için yalvarıp diz çöktü. Verdiği sözü tuttu. Mahallenin en ağır adamı, ağır abi dedikleri adam bir an bile düşünmeden diz çöktü.