"Benden daha ne kadar kaçacaksın Mısra? " Bir hışımla küçük bedenimi ona çevirmiştim. "Peşimi bırakana kadar. " Söylediğim sözün ardından bana değişmeyen ifadesiyle bakmıştı. "Çok saygısızsın. " Kaşlarını alayla kaldırdım. "Bunu bana sen mi söylüyorsun? " Karanlıkla bana baktığında gözlerimi çevirdim. "Aslında bana 'abi' denen gerek. " Histerik bir kahkaha atmıştım. "13 yaşındaki birine abi demem. " Aynı alayla bana bakmıştı. "Sen 8 yaşında küçük bir kızınısın.. Neyin havasını atıyorsun? " Sinirle ona bakmıştım. Ağzımı açıp bir şey söylemek için yeltenirken tiz bir sesle bana seslenen Öykü yüzünden sinirle soluduyup, homurdanmıştım . Orta boylu kahverengi saçlarımı omzuma ukala bir tavırla itip, maviliklerine nefretle bakmıştım. Ama nereden bilebilirdim ki o maviliklere aşık olacağımı?All Rights Reserved
1 part