İkisininde ruhu birbirine ezelden aşinaydı. Ama o iki ruhun sahibi bundan bihaber olarak yaşamlarını sürdürmeyi devam ediyorlardı. O gün o cafede şans eseri karşılaşan bu iki ruh birbirini ne kadar iyi tanıyorsa bir o kadarda birbirine yabancıydı. Ruhlarının birbirlerine kördüğüm olarak bağladığından habersiz bir şekilde hayatlarını sürdürmeye devam etmişlerdi bugüne kadar ama bundan sonra bunun pek mümkün olduğu söylenemezdi. Asya gözlerini gerçek dünyaya açtığı zaman onu bu hayatında neler bekliyordu? Osmanlıda yaşadığı olayları unutup hayatına devam edebilir miydi sizce ? Daha da önemlisi ruhlarının bağlı olduğu Burak ile bu evrende kavuşabilecek miydi? AŞK-I FEVERAN SERİSİNİN İKİNCİ KİTABIDIR!!! Aşk-ı feveran kitabının devamıdır. Olayların havada kalmaması ve daha da her şeyi anlaşılır olarak okumak ve kitaba yabancı kalmamak için önce ilk kitabımı okumanızı tavsiye ederim!!