ÖMRÜM UZAKLARDA AZALMASIN BÖLÜM 1 SEL Kurbağalar yağmuru günlerce önceden haber verdiler. Öyle bir yağmurdu ki; sanki gök kubbenin çatısı delinmiş, mezarlıktaki ölüler toprağın üzerine çıkmıştı. Gök gürültüsünden Zülüce’nin yılanları huzursuzdur ve onun yağmurda kocasını aradığı andır. Kurbağalar yağmuru günlerce önceden haber verdiler. Zülüce, gökyüzüne baktı; gece katran karasıydı ve felaket bulutlarıyla kaplıydı. Aladağlar’ın üzerinde çakan şimşeklerin ardından büyük bir gök gürültüsü koptu ve oda aydınlandı. Art arda şimşekler çakarken, gece kısa süreliğine gündüz gibi aydınlanıyordu. Yakınlarda bir yere yıldırım düşmüş olmalıydı. Zülüce, büyükçe selenin üzerine kümelenmiş yılanlarına baktı, engerekleri oldukça huzursuz görünüyorlardı. Az sonra yakınlara düşen güçlü bir yıldırımın ardından, kırık pencereden giren rüzgâr odadaki yağ kandillerini söndürdü. Çatıda birbiri ardı sesler duyuldu. Şiddetli bir dolu yağışı başlamıştı. Zülüce, kıyamet kopuyor sandı. Kandilleri tekrar yakıp, pencereyi kapatmak için yöneldiğinde, içeri ceviz büyüklüğündeki dolu parçaları giriyordu. Zülüce, gerginliğinin yılanlara yansımaması için sakin olmaya çalıştı. Yatağına uzandığında bile gergindi, uykusuz kalışından gözleri kanlanmıştı ve diken gibi batıyordu. Dolu yağışı aralıksız devam ediyordu; uzun bir süre devam edecek olursa çatıda bir tek kiremit dahi kalmayacaktı.