Abicim...
  • LETTURE 2,141
  • Voti 664
  • Parti 22
  • LETTURE 2,141
  • Voti 664
  • Parti 22
In corso, pubblicata il mag 29, 2024
O Çağan atalar. Küçüklükten beri abimin arkadaşı vr benimdd abim olan Çağan. Şimdi abim değildi, ona abi  demek bile icimden gelmiyordu. Cunki diyecek bir çok güzel soz vardı

Başkasının yapsa iğrenerek bakacağım şeyi yapmıştım. Abimin arkadaşına aşık olmuştum

Olmazdı biliyorum bizden birşey olmazdı. Hele o beni kardeşi gözünde görüyorken. Ama seviyordum işte. Söz geçiremiyorum ki şu kalbime
Tutti i diritti riservati
Iscriviti per aggiungere Abicim... alla tua libreria e ricevere aggiornamenti
oppure
#438abiminarkadaşı
Linee guida sui contenuti
Potrebbe anche piacerti
GECENİN İZİ di hisssizyazar
45 parti In corso
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
ADEL di KbraKii
27 parti In corso
Telefon dört beş defa çaldı. Acmayacağını düşünüp kapatacakken telefonu açtı ve hemen ardından sesi duyuldu. "Ne oldu?" Sesi yeni uyandığını belli edercesine boğuk geliyordu ama sesindeki endişe de farkediliyordu. "Kusura bakma uyandırdım seni." "Ağlıyor musun sen?'' Telefonun arkasından hışırtılar gelmeye başladı. Galiba yataktan doğrulmuştu. Hıçkırdım. "Biriyle konuşmaya o kadar ihtiyacım var ki." " Ne oldu, niye ağlıyorsun? " "kusura bakma." " Rahatsız etmiyorsun beni bebeğim." Ardından tekrar konuştu. "Hadi bana neden ağladığını söyle." Sesi çok yumuşak geliyordu. Yeniden hıçkırdım. "kendimi çok kötü hissediyorum." "Neden... Neden kötü hissediyorsun güzelim hadi söyle. Benimle böyle yumuşak bir tonda konuşmaya devam ederse daha çok ağlayacakmış gibi hissediyordum. "Kabus g-gördüm ." Ve yine hıçkırdım. Derin bir nefes verfiğini hissettim ardından sesini duydum. "Şşşt ağlama bebeğim tamam. Sadece bir kabus geçti." " A-ama ben annemle babamı gördüm." Verecek bir cevap bulamamış olacak ki konuşmadı. İçimi çeke çeke ağlamaya devam ettim . Böyle ağlamam onu daha da gerdi bunu onu görmesem de hissettim. "Yavruma tamam. Öyle ağlama tamam güzelim geçti. " Sesi artık ne yapacağını bilmiyormuş gibi çıkıyordu. "Onları... çok özledim." "Biliyorum çok özledin biliyorum ama böyle ağlarsan ben mantıklı düşünmem tamam mı? Ağlama." Kendimi tutmaya çalıştım ve oda bunu fark etti. "Sakin ol, derin derin nefes al . " Dediği gibi yapıp nefes almaya başladım . Sakinleşmeye başladığımı hissediyordum. "Aferin güzelime." ___________________________________________ Uyarı: Bu kitap, şiddet, travmatik deneyimler +18 unsurlar küfürlü konuşmalar veya diğer duygusal olarak zorlayıcı ögeler içerebilir. okurların her biri için farklı bir etki yaratabilir. İçeriğin, gençlerin ve yetişkinlerin duy
Potrebbe anche piacerti
Slide 1 of 10
GECENİN İZİ cover
Mafya'nın ki cover
TEK GECE (TAMAMLANDI) cover
otuz beş| yarı texting cover
GÜNCE | Gerçek Ailem cover
 (Liyan) Gerçek Aile DÜZENLENECEKTİR  cover
Güneş Tutulması  | Yarı texting  cover
GÖNÜL KİRASI  cover
MAZHAROĞULLARI cover
ADEL cover

GECENİN İZİ

45 parti In corso

Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....