Onu ilk gördüğünde, gelip ofisini dağıttığında Rizenin dalgalarına benzetmişti onu. Asi ve hırçın. Ama çoğu zaman gülerdi. Acısına da gülerdi, tatlısına da. Bu öğretilmilşti ona çünkü. Ne kadar batarsan bat hep bir çıkış yolu bul. Yakıp yıkardı sinirlenince,arkasında bir enkaz bırakırdı. Ama dönüp de bakmazdı bir daha. Eğer yakıp yıktıysa göze almış olurdu her şeyi.