Yavaş yavaş birbirimize doğru ilerledik ve ben müziğin ritmine göre kalçalarımı ve bedenimi hareket ettirmeye başladığımda, ıslık sesleri yükseldi. Pistteki herkes kenara çekilmiş, bir çember oluşturmuş bizi izliyordu. Figürler oldukça seksiydi ve partnerimle bir bütün halinde hareket ediyordum. Bedenimi her hareket ettirişimde dans etmenin zevkini iliklerime kadar yaşamak paha biçilemezdi. Müziğin ritmi yükselişe geçtiğinde, bizim hareketlerimiz de hemen ona ayak uydurdu. Murat göğüslerimden hafifçe ittirip, yere eğilmemi sağladığında, tekrar doğrulurken gözlerim kalabalığın arasından beni izleyen yeşil gözlüyle buluştu. Doruk Atahan büyük bir dikkat, şaşkınlık ve belki de biraz hayranlıkla bana bakıyordu. Bakışlarında başka bir şey daha vardı, ama ne olduğunu çözememiştim. Her hareketimi gözünü kırpmadan izliyordu, bu beni daha da şevklendirdi. Gülümsedim. Ve izlenildiğimi bilerek kendimi tamamen müziğe bıraktım. Şarkının nakarat kısmında, kareografinin can alıcı bölümlerinden biri olarak Murat beni etrafımda uzunca bir süre döndürdü. Bu hareketimizle, çığlıklar ve alkışlar parti alanını inletti. Şarkı sona erdiğinde, biz de son figürümüzü yaptık ve selamımızı verdik. Alkışlar kesilmek bilmiyordu, herkes dansımızı çok beğenmiş gibiydi. Beğenenler kadar kıskanç bakışlar da vardı, ama ben zaten buna alışkındım. Derin Eymen pisti bir kere daha sallamıştı. Gözlerim yeşil gözleri aradığında onu yerinde bulamadım. Ancak beni izlediğini biliyordum ve bana bakışlarını görmüştüm. Etkilenmiş gibiydi. Belki de sadece şaşırmıştı, bilmiyorum. Ama bildiğim bir şey vardı ki, beni yüzündeki o ifadeyle izlemiş olması, nedensizce mutlu etmişti.