Story cover for Tekindağ Apartmanı by Mertzldemir
Tekindağ Apartmanı
  • WpView
    Reads 122
  • WpVote
    Votes 2
  • WpPart
    Parts 16
  • WpView
    Reads 122
  • WpVote
    Votes 2
  • WpPart
    Parts 16
Ongoing, First published Jun 17, 2024
"Tekindağ Apartmanı: Gerçeğin Peşinde" adlı roman, insan doğasının derinliklerine inen, sürükleyici bir hikayeyi anlatıyor. Didim'in sakin bir köşesinde bulunan Tekindağ Apartmanı'nda yaşayan farklı karakterlerin hayatları, bir dizi olayla birbirine bağlanıyor. İrlandalı Myra'nın çocuklarına koruyucu annelik yapması, kapıcı Bekir'in gizemli geçmişi, İngiliz Glyn'in torunlarına olan sevgisi, emekli hemşire Ümmühan'ın hayaleti, Türk Nurettin'in karmaşık aşk hayatı, Arap Elmas'ın Londra'dan getirdiği sırlar ve Uşaklılar Ailesi'nin medeniyetten uzak yaşamı, apartmanda kesişen yaşamların birer parçası haline geliyor.

Tekindağ Apartmanı, sadece bir mekan değil, aynı zamanda farklı yaşamların kesiştiği bir çemberi temsil ediyor. Roman, sıradan insanların olağanüstü hikayelerini ve yaşadıkları trajedileri ele alırken, insan ilişkilerinin karmaşıklığını ve yaşamın akışındaki tesadüfleri ustalıkla işliyor. Her sayfası heyecan ve merak dolu olan bu roman, okuyucularını sürükleyici bir yolculuğa davet ediyor.
All Rights Reserved
Sign up to add Tekindağ Apartmanı to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
56 parts Ongoing
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
You may also like
Slide 1 of 10
YARALASAR(Kitap Oldu) cover
SOYADINDA ZİNCİR cover
DƏLİXANA cover
KARMAŞA+18 cover
KOD ADI: GÜNEŞ  cover
KALBİMDEKİ SÜVEYDA cover
MAHKUM cover
ÂFİTAP cover
5. seviye cover
TERAZİ  (TAMAMLANDI) cover

YARALASAR(Kitap Oldu)

56 parts Ongoing

"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.