Siz hiç bir milyon olan kibrit kutusundaki kibritlerle birlikte yandınız mı? Söneceğinizi ve küle dönüşeceğinizi bile bile yandınız mı? Ben yandım.. kaç kere yaktılar beni o kibritlerin arasında farketmediler yandığımı. Küle döndüğümü farketmediler.. Söndüğümü gördükleri halde tekrar yakmadılar beni..
Kader ismi gibi ne bir alın yazısıydı ne de yazgıydı. Küçükken her kişiden tecavüz görüp babasından sevgi görmeyen fakat babasından şiddet gören bir kızdı. Öldürülmeye çalışılan bir kızdı. Her gece birilerine yenilen bir kızdı. Kabuslarından dolayı uyuyamayan küçük Kader'di.
Ta ki Aras Kolejindeki yeni matematik öğretmeni gelene kadar. Ve Kader'in geçmişini öğrenmek isteyene kadar. Birilerin hayatına dokunmak isteyen bir öğretmendi Kadir Ahlas.. Matematiği iyi bilen X ve Y'yi iyi bilen bir öğretmendi.
Herkes Kadir hocaya âşık olurken Kader onun sadece bir öğretmen olduğunu bilir. Kader ve Kadir arasındaki bu çekim nerelere sürükleyecekti? Kadir, Kader'in bu acı dolu hayatına dokunabilecek miydi? Peki ya Kader? Kader, kendi yazılmış olan kaderine âşık olabilecek miydi?
"Bir milyonun olduğu bir kibrit kutusunda bütün kibritlerle birlikte yanıyorduk. Sönebilir miydik bilmiyorduk?"
---
" En korktuğun şey ne ? " Diye sordum cevap verip vermemekle kararsız kaldı " ölmek " dedi " ölünce yaptığım hatalardan çok korkuyorum"
Kalbim acıdı " sen " dedi " sen korkuyor musun ?"
" Hayır " dedim sert bir şekilde yutkundu . Bakışlarından derin duygular gezindi.
Yine uzun bir sessizlik oldu saniyeler uzun dakikalara dönüştüğünde " cennet " dedi .
Sandalyesini biraz daha yaklaştırdı . Artık ona daha dikkat ettiğimde saçlarının dağılmış olduğunu ve göz altlarının mosmor olduğunu gördüm sanki hiç kalkmamıştı buradan
" İsminin anlamı cennet bu yüzden senin ismini çok seviyorum" birşey söyleyemedim .
" Benim cennetim olurmusun ? "
" Belki o zaman ölümden korkmam " gözlerime öyle bakıyordu ki yalvarır gibi ilk geldiğimde bana asla bakmayan adam gözlerimin içine büyük duygularla bakıyordu .
Gözlerimi kaçırıp odada gezdirdim o an buranın hastane olmadığını fark ettim bakışlarımı tekrar gözlerine çevirdim .
" Olamam " dedim . Gözlerindeki kırgınlık yüzünden ağlayabilirdim .
" O kadar güzel değilim " güzelsin diyemedi .
Sandalyesini benden biraz daha uzaklaştırdı ve ayağa kalktı " iyi hissettirecek " dedi " başkasını düşünerek uyumak "