The Heirs /taekook

Krallığının bir savaş sonrası yıkılmasıyla bebek yaşta savaş ortasında kalan Jungkook, düşman krallığının kraliçesi tarafından vicdan azabını biraz da olsa bastırmak için evlatlık alınır.

Evlatlık olarak alındığı krallığın birde bir prensi vardır. Prens Kim Taehyung...

Prens küçüklükten beri Jungkook'u kabul etmeyen babası tarafından Jungkooka düşman edilir. Ama bilmediği bir şey vardır. Annesinin onu Jungkookla yakınlaştırması babasının oluşturmak istediği duyguya tezat bir duygu oluşturur. O ise bunu kabulenmez ve fark etmemiş gibi davranır.

Oysa aşk kabullenmemeye ve geriye atılmaması gereken bir duygudur. İhaneti ile insana kabul ettirir, geriye atılmamasını öğretir. Tabi ki bunu yaşattığı acı ile yapar. Yüzleştigi acı ona hiç de inanamayacağı bir hayat verir.

Biricik annesinin ölümünden sonra Jungkook, abisi olarak gördüğü Taehyungu hiç de tahmin etmeyeceği bir öfke topu şekilde görür. Bu öfke topunun ardında bir aşk olduğunu ve o aşkı kapattığını ise hiç düşünmez. Aklına getirmemye yemin eder ona karşı. Taehyunga karşı ne sevgi ne de aşk yoktur onun için.

Peki, kurtları için bu öyle midir? Bilinmez..

"Zaman ne olursa olsun sen benim kaderimsin. Öyle olmasaydı bunu iliklerime kadar hissetmezdim."

Omegaverse/