"Değerli meslektaşlarım ve sizler, lütfen sakin olun." diye fısıldadım. "Buradan çıkacağız ama önce plan lazım. Öyle elimizi kolumuzu sallayarak çıkamağız." deyip hepsinin tepkise baktım. Biri mırıldanarak "Zaten elimizi kolumuzu sallayarak çıkamayız çünkü uçaktayız." dediğini duydum. Fısıldayarak konuşmaya devam ettim. "Lafın gelişi söyledim zaten. Şimdi önce şu 5 dakika 24 saniyede bir gelen hostesten kurtulmalıyız." fısıldayarak devam ederken biri, "Onu nasıl saydın sen?" dedi. "Biraz ciddi olabilir miyiz?" diye kızgınlıkla konuştum en sonunda. "Ha ben burda kurtuluş planını kuraym, siz orda bekleysinuz biri bizu kurtarsun diye. Oliymi böle ha uşaklaaar!" "Oğlum kadının Karadeniz damarı patladı." dedi bir daha. "Ay çıldırcam en sonunda. Yemin ediyorum ben bi uçak milletvekili, bakan, başkan yardımcıları ve hukukçular ile değil; bir uçak salaklamı yolculuğa çıktım." diye en ciddi şekilde ve set bi tonla konuştum. Hayır yani biri susunca diğeri başlıyo, diğeri susunca başka biri. Yeter. Valla yeter. Allah'ım sen beni sabır yamuruna şemsiyesiz koy emi Allah'ım. "Kadın haklı." dedi sonunda aklı başında biri. Sonra bana dönüp "Adınız neydi sürekli kadın dedik?" Sorusuna cevap olarak "Sonunda akıllı biri. Şükür valla şükür. Adımda Hevin Dide Gedik." diye hem aklımdakileri dike getirdim hemde adımı söyledim. Arkalardan biri "Ha sen o avukatsın. Millet bu haberlere çıkan şu her davayı kazanıp renkli avukat." deyince herkesten bi saşkınlık nidası yükseldi. Aynı adam sözüne devam etti. "Bende diyorum bu kadın nereden tanıd-" Adamın sözünü kesen şey ise içeriye adi şerefsiz pislik terörist host beyin girişi oldu... [TAMAMEN KURGUSAL KARAKTER, KURUM VE KURULUŞLARDAN OLUŞUP, GERÇEKLİKLE ALAKASI YOKTUR] |NOT| Hikaye tüm kugusu ile bana aittir. Çalıntı gibi bişey değildir. ~keyifli okumalar efem🌧️+☀