Hiç kimse üzerine kara bulutların çöktüğü, dünyadaki cennet olarak görülen bu görkemli imparatorluğun başına onun geçeceğini hayal edemezdi.
Arseiyah, başkente uzak bir vilayette yaşayan kimsesiz bir genç kızdı. Ne damarlarındaki kan, ne de ona bahşedilen lütuf kimse tarafından öğrenilmemişti. Ta ki İmparator rüyalarında ondan haberdar edilinceye kadar. Böylece Tughrul ile Kongrul kardeşlerin efsanesi bir kez daha dilden dile anlatıldı. Tıpkı onların küllerinden yeniden doğmaları gibi ulus da iki defa yıkımdan ve esaretin eşiğinden, iki hükümdarla geri döndü. İşte bu hikaye o iki hükümdardan biri olan İmparatoriçe Ertera'yı anlatır.
Kışın ayazına meydan okuyan gül, gecenin karanlığını yırtıp aşan şafak, küllerden can bulan Kongrul. Tarih İmparatoriçe Ertera Arseiyah Tesifran'ı böyle andı. Ama siz sevgili okuyucu, onun bunlardan fazlası olduğunu bileceksiniz.
❝Sevmek: kıskanmak, endişelenmek ya da özlemek değildir. Sevmek sadece acı çekmektir. Ve ben sevgilim. Sevgilim değil, sevdiğim. Sana her baktığımda acı çekiyorum.❞
Kendisine Lanet'in bilekliği tarafından bağlanmış bir kız. Kızın yıllardır aşık olduğu başka bir adam ve Felaket. Bu ikisi arasında kalınca hayatı iyice kötüye gider.
Kendini sevemeyip, başkalarını daha çok sevenlere...
Ve hiç sevilmeyenlere.
Kitapta şiddet, argo kelimeler, konuşmalar olacaktır. Şimdiden sorumluluk almak istemiyorum.
Kapak tasarımı yapabilecekler bana Instagramdan ulaşabilir mi?
Instagram: noradelaa