"Ben duvarlarım arasına haps olmuşken sen beni alıp özgürlüğün tam ortasına koyarsan ben korkarım Jungkook"
"Ben yanınızda olurum bayım,eğer korkuyorsanız siz alışana kadar ben yanınızda olurum"
"Alıştıktan sonra gidecek misin yani?"
"Kalmamı ister miydiniz?"
"İstesem kalır mıydın?"
"Kalmaya çalışırdım."
"Kalmanı istiyorum."
.
.
.
"Yapmayın bayım, hem nehir çok soğuk, üşürsünüz..."
.
.
.
Tüm hayatından bıkmış, ailesi tarafından reddedilmiş, yüz karası ve işe yaramaz olarak görülen Taehyung hep düşünüp de şimdiye kadar yapamadığı bir şeye kalkışır: intihar
Bir intihar bir insanı değerli kılar mıydı? Bir intihar tüm dünyayı değiştirebilir miydi? Peki bir intihar tüm sorunları çözer miydi? İşte tam da bu soruların cevabını bulmak için kendini bir köprünün kenarında bulur.
Sadece bir kaç dakika çırpınacaktı ve hepsi bu, tüm sorunlar bitecekti. O zaman neden her şey bu kadar zor geliyordu? Yaşamayı bu kadar istemiyorken neden öldüremiyordu kendini?
Belki de öldükten sonra bile geride bir şeyler bırakmak istiyordur diye düşünür. Belki de böylece rahat bir şekilde bitirebilirdi kendi hayatını. Ve böylece hayatında yaşadığı sorunları, bıktığı ve hiç yaşamamış olduğu hayatın ona nasıl zalimce davrandığını yazmaya başlar. Bir anda kendini bir intihar mektubu yazarken bulur. Sorun şu ki mektubu yazması günlerini alır ve mektubu tamamlamak için intiharını ertelemek zorunda kalır. İntihar mektubu bitince ise her şey olması gerektiği gibi olacaktı.
Bir intihar mektubundan sonra olması gereken tabii ki bir intihardır.
"Ben sadece ölümüm günümü geciktirmek için saçma bir bahaneye sığınan korkağın tekiydim."
"Artık korkmuyorum"