Bermuda, efsaneleşmiş bir tür olan Şekil Değiştirenlerin son biçimlerine bürünüp, gücü karanlık ve yer altından gelen Karanlığa Hükmedenler ve ışık ve güneşden gelen Gün Aydınlatanlar adındaki iki farklı ırka ayrıldığı sırlı bir kıtaydı. Okyanusun ortasında korkutucu şiddetteki fırtına ve hortumların içinde kalan kıta, insanların keşfetmesine olanak sağlamamak konusunda oldukça ısrarlıydı. Ruhunda büyünün ışığını taşıyanlar için ise korunaklı bir ev konumundaydı Bermuda. Bu yüzden oraya gidemeyen sıradan insanlar için 'Şeytan Üçgeni' diye adlandırılmış olsa da büyüyle yaşayanların cenneti olmuştu. Jessica Lawrence, ait olduğu Bermuda'dan uzakta, Newstein adındaki bir Amerika şehrinde yaşamaktadır. Üvey annesi, babası ve kız kardeşiyle birlikte nefret ettiği aile tablosunun en sevimsiz, istenmeyen parçası olarak yaşamında mutsuzdu. Annesi Norah Lawrence hakkında hiçbir şey bilmezken bile yüreğinde derin bir anne özlemi çekerken, hayatına bodoslama dalan nazik, cömert ve şefkatli bir adam ile birlikte kendini bir maceranın içinde bulur. İkili Bermuda'ya doğru yola çıkma kararı aldığı anda sürpriz olarak üçüncü bir kişi de aralarına katılır. Ailesinin asıl yüzünü öğrenirken bir yandan da melezi olduğu Gün Aydınlatanlar ve Karanlığa Hükmedenler ırklarının dışlamalarına karşı koymak zorundadır.