"ÖNSÖZ
Esir"
İşte bana böyle sesleniyorlar. Yasadışı amaçlarla yapılan müzakereler sırasında pazarlık kozu olarak görülüyorum. Benim için bir nakit akışı, "sahip". Kullanılırdım, kirletilirdim.
Senelerden beri. Senelerdir sonunu göremediğim bu kabus içinde boğuluyordum. Uyanamadan. Onun için bu işe başladım. Onu kurtarmak için. Bizi kurtarmak için.
Benim görevim kolaydı : hiç bir şey söylemeden bedenimi teklif etmek, isteğime karşı, bu sağlıksız para dolu büyük domuzları rahatlatmak için, yaptıklarının hafızamda kalacağını anlama zahmetine girmeden. Tecavüzcüler
Ruhuma kadar buradaydılar. Bana dokunduklarını hissediyordum, benden uzakta olsalar bile. Onlar yüzünden, kendimden nefret ediyordum. Hayatdan hiç bir şey beklemeyen bir kabuktum.
Sonuçta benimki mahvolmuştu.
Gerçek adım? Ella. Şimdi 22 yaşımdayım. Sanırım.
Bir John'un esiriydim. Bu adam gerçek bir pislikti.
Bu konuda bir şeyler biliyordum çünkü beni işe aldığından beri gece gündüz bununla uğraşıyordum.
Her şey onun suçuydu. Onun yüzünden artık... kırgındım.
Bedenim bana ait değildi artık... Onun du.
Ama artık, her şey değişecekti.
Beni başka biri için çalışmaya göndermişti. Sanırım bana artık lazım değildi.
En büyük acılarımı barındıran bu evden ayrılmaya hevesli miydim?
Kesinlikle
Bu yabancının kim olduğunu ve beni neden işe aldığını biliyor muydum? Kesinlikle hayır.
Korkuyor muydum? Çok korkuyordum.