Sonuncu Şam Yeməyi
  • Reads 41
  • Votes 7
  • Parts 2
  • Reads 41
  • Votes 7
  • Parts 2
Ongoing, First published Aug 24
Soyuq bir qış günü... Çöldə ləpə-ləpə qar yağır. Hava ayazlı və soyuq... Buna rəğmən Böyük bir ailə, böyük bir masanın ətrafında oturub sevinclə şam edirdilər. Kim bilərdi ki, soyuq hava bir anda onların da həyatını donduracaq? Və bu qocaman köklərə sahib Böyük bir Ailə son dəfə bu Masa ətrafında SONUNCU ŞAM YEMƏYİNƏ əyləşiblər? 

" Qızım bax ən qısa zamanda nəticə istəyirəm. Bilmirəm bir ayağım qəbirdədi. Sevindir bu qocanı. Dünya gözü ilə bu xoşbəxtliyimə xoşbəxtlik qat. " 

Süfrənin başında oturan qoca əllərini göyə qaldırıb sevincli gözlərlə nəvəsinə baxdı bə qəh-qəhə ilə sözlərini dedi. Bu sözləri gənc qızı utandırsa da ailənin digər üzvləri qocayla razılaşıb deyə gülə fikirlərini demişdilər. 

Amma kim bilə bilərdi ki, Bu otağı dolduran son gülüşlər olduğunu? Xoşbəxtliyin onların arasından uçub getməyəni dəqiqələr qaldığını kim bilərdi ki? Bilsələrdi bəlkə onda daha dərindən bağlanardılar bir birilərinə gələn yelin onları yıxıb məhv eləməsinə icazə verməzdilər.  

Hər kəsin başı yeməyə və söhbətə qarışmışkən onları durduran bir şey oldu. Və səslər kəsildi... Otaqda dərin bir ölüm səssizliyi çökdü. O an gələn uşaq bağırtısı və ardınca güclü bir fırtına. Elə bil fırtına ki, o Masa da nə var idisə hər şeyi insanlarda daxil özü ilə süpürüb apardı. Yerinə isə xarablıqlar buraxdı. 

ÖLÜM... SİRR... və NİFRƏT...

Məhv olub Parçalanan Böyük bir Ailənin Son Dəfə Şam Yeməyi oldu. SONUNCU ŞAM YEMƏYİ...
All Rights Reserved
Sign up to add Sonuncu Şam Yeməyi to your library and receive updates
or
#74azərbaycan
Content Guidelines
You may also like
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
55 parts Ongoing
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
Lanetli Aşk by SerifeUzun5
6 parts Ongoing
Abisi'nin evlenmesiyle sonunda istediğini gercekleştirip kendi evine çıkan sibel başına gelecekleri bilseydi abisi'nin evlenmesine rağmen baba parası yemek için çalışmayı bırak ayrı ev bile tutmamasına sevinir miydi? ya "evim evim güzel evim" dediği evin ona yaşatacaklarını bilseydi ne olurdu? artık onun için yapacak birşey yoktu zamanı geriye alamazdı.Zaman onun için ne gösterecekti bilemezdi ama artık geri dönüşü yoktu. .. Kötü kalpli bir kadın yüzünden lanetlenmişti o bedeni oyuncak bir bebekti ruhu ise yıllardır o evdeydi tek kurtuluşu lanetli bir aşktı ama kim onu sevebilirdi ki sevse onun için zorluklara katlanır mıydı? kimse katlanamazdı ona göre ya öyle değilse ya onun için bütün zorluklara katlanan biri varsa olabilir miydi? bütün mutluluğumla evimi temizledikten sonra temizlik malzemelerini koymak için koridorun sağ taraftaki küçük odaya gidiyordum ki bir anda boynumdan tutulup duvara hızla yapıştırılmamla kalbim korkuyla çarpmaya başlamıştım karşımda bir ruh vardı elleri boğazıma sarılı gözleri öyle korkutucu bakıyordu ki boğazım sıkılmasa çoktan cığlığımı basmıştım ben ona korkuyla bakarken o bakışlarımı umursamadan konuşmaya başladı. "o bebekten uzak dur" demişti ne bebeğinden bahsediyordu ben cevap vermek istesem bile elleri boğazımı öyle bir sıkıyordu ki sesim çıkmıyordu o ise bu durumu önemsemeden cümlesini tekrarlayıp ortadan kayboldu "o bebekten uzak dur"
You may also like
Slide 1 of 10
YARALASAR(Kitap Oldu) cover
Ateş'in Evi cover
Mafya'ya Mahkum +18  (BxB) cover
ÖLÜLER ŞARAP KOKAR cover
Aşiretmiş ( Gerçek ailem) cover
MAHKUM cover
Lanetli Aşk cover
Kelebeğin Ömrü Kısalıyor (Düzenlenecek) cover
TERAZİ cover
Asena ��✯{gerçek ailem}✯ cover

YARALASAR(Kitap Oldu)

55 parts Ongoing

"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.