GECENİN İZİ
  • Reads 185,590
  • Votes 10,762
  • Parts 33
  • Reads 185,590
  • Votes 10,762
  • Parts 33
Ongoing, First published Aug 27
2 new parts
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı.

Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. 

Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu.

İzem Karasu.

Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. 

Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı.

İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı.

Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı.

.....
All Rights Reserved
Sign up to add GECENİN İZİ to your library and receive updates
or
#206aşk
Content Guidelines
You may also like
KARANLIĞIN SEFİRİ by hezalllll
6 parts Ongoing
"Beni karanlığında boğma.Bana karanlığında umut ol. Çınar gibi içimde kök sal,uzun yıllar boyunca benimle ol." beni anlamasını bekledim belkide.Gözlerinin içine bakarken gözlerinde tek bir şey vardı, Karanlık. O karanlık, sanki bizim aramızdaki ince çizgiydi. Ne zaman ona yaklaşmaya çalışsam aramıza o çizgi giriyordu.Yani karanlığı... Gözlerini de tamamen karanlık kapladığında artık gözlerini okuyamaz olmuştum. "Sen benim karanlığımda kaybolursun,yaşayamazsın.Sandığın gibi birisi değilim." sözlerinin canımı acıtmaması gerekirdi ama acıtıyordu. "Benden değil karanlığımdan kork, elçi.Sen benim karanlığıma sefir olmak için geldin daha fazlası olamazsın!" burnumun ucundan ayaklarıma kadar acı hissettim. "Karanlığın sefiri olabileceğini mi sanıyorsun?" "Belki olurum." içimde oluşan umutu oluşturandı,o.Şimdi böylece ondanBen... Ben... Saklandığım yerden bir daha bulunmayan kızdım. Yıllar önce karanlıkta kaybolmuş ve uzun bir zaman bulunmayan o kızdım... Burnumu çekerek anılarımdan kaçmaya çalıştım ama benim kaçacak tek yerim karanlıktı ama o da beni evsiz bırakmıştı.Benim saklanacak bir yerim yoktu. Ben yıllar önce saklambaç oynarken saklanan ve saklandığı yerde kaybolmuştum... Sözleri kalbimi delip deşerken karanlık çöken gözleri umursamazlığı ile renkli gözlerimi renklerinden ayırarak geceye mahkûm etmişti... Şimdi ondan böylece ayrılamazdım.Ama biz... Hiç birleşmemiştik ki... 1743/2000
SAKA VE SANRI by Maral_Atmc6
55 parts Ongoing
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
GECENİN İZİ by hisssizyazar
33 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 17
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
Türk'ün Kızı (Gerçek Ailem) cover
KARANLIĞIN SEFİRİ cover
SAKA VE SANRI cover
BOZKURT cover
Kocamın Patronu (Tamamlandı) cover
GECENİN İZİ cover
SARRAF cover
Fındık Tarlası cover
GÖNÜL ŞİFASI cover
Lavin cover
KALP ÇIKMAZI cover
BİR VAR DÖRT YOK [Tamamlandı] cover
TUTSAK cover
BUZ DAĞI (Gay) cover
sözler, akan bir yıldız. | Texting cover
BİR KÜÇÜK TÜRK KIZI 1 (Kitap Oluyor) cover

AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18)

52 parts Ongoing

Çok istediği bölümü kazanmak için çok çalışmış ve sınav sonucunun açıklanmasını büyük bir sabırsızlıkla bekleyen genç bir kız. O çok beklediği sonucun açıklanacağı günün gecesi, sadece eğitim hayatını değil, tüm yaşamını etkileyecek olaydan bihaberdi. ⏳ "Ben seni tanımıyorum," dedim, soğukça. "Tanıyacaksın," dedi, sakince. Konuşma tarzında beni rahatsız eden bir şey vardı. "Daha çok zamanımız var."