Şafak Keskin, şehrin en gizli sokaklarında kendi çetesiyle yaşayan bir hırsızdır. Düzenin getiremediği adaleti, kendileri sağlıyorlardır ve kötülerin cezalandırılmadığı bir dünyada onların cezalarını kendileri veriyorlardır. Bir gün yanlışlıkla Mira Yankı adlı genç bir kızın telefonunu çalarlar ve Mira, Şafak'tan onunla konuşmaya devam etmesini ister. Şafak ise kullandığı diğer kimlik olan polis kimliğiyle Mira'nın hayatına girer.
Mira'nın ise üniversite sınavına hazırlanmaktan başka yaşadığı hayatla sorunları vardır. Aynı zamanda platonik bir aşık olan Mira'nın telefonunun çalınmasıyla asıl hikayesi başlar. Bunca problemi arasında bir de aşık olduğu çocuğu unutmak için bir hırsızla flört anlaşması yapar ama işler hiç de düşündüğü gibi gitmez.Kendisini sivil polis gibi tanıtan bir hırsıza aşık olmak üzeredir.
*
mira.yanki: hem belki başka bir hayatta öyleyizdir
hirsizim: nasılızdır
mira.yanki: babam polis değildir
mira.yanki: sen hırsız değilsindir
mira.yanki: ben Berke'den hoşlanmıyorumdur
mira.yanki: ve birbirimize aşık iki normal insanızdır
hirsizim: başka bir hayatta?
mira.yanki: başka bir hayatta.
*ilk bölümler texting, diğer bölümler normaldir*
Islak zeminde yürürken insanlar etrafta koşuşturuyordu. Bir yandan onları inceliyordum. İşte bizim görevimiz insanları korumaktı.
Ama içlerinden bilmedikleri kanun kaçakları herkesin yakalamaya cürret edemeyeceği kişileri TGEK'den olaylar gizlice hallederdi. Çeşitli meslek gruplarına dağılmıştık.
Şuan ne kadar sinirli olsam da bu düşünceler ile kafamı dağıtıyordum işte. Bir kafeye girip bir fincan kahve istedim. Uzun zamandır bu işlerin içindeydim.
Ben dedektiftim. Ama gizli bir dedektif. Herkes bunu bilmezdi. Görünürde sıradan bir polistim TGEK'lundan olan herkes görünürde bir meslek edinirdi. Ama işin perde arkası farklıydı. Kimse farketmeden işimizi hallederdik şuan camdan baktığım insanların bizim varlığımızdan haberleri bile yoktu.
Yanlızca güçlü kişilerin haberdar olduğu Türkiye Gizli Emniyet Kurumu
Diğer ülkelerdeki çeşitli ajan kuruluşları ile de iletişim içerisindeydi. Bazı durumlarda bağlantı kurmamız gerekebiliyordu.
Beni suçlular iyi tanırdı. Dedektif Beyaz işte namım buydu. Gülümsedim. Sıcak kahvemin dumanı tüterken tüm sinirim uçup gitmişti bile. Umarım hasta olmazdım. Biraz içerek yağmuru izlemeye koyuldum.
Kahvemden bir damla daha alırken telefonumun sesi kulaklarımı doldurdu.
Arayan numaraya baktığım da ise dudaklarım kıvrıldı. Asıl araması gereken arama buydu.
Bilinmeyen numarayı açtım.
"Dedektif Beyaz yeni bir dava var. Bu görev senin bekleniyorsun"
"Ay görevi kabul etti. Orada olacağım"
Kod adım Aydı. Anlamı ise benim için özeldi. Neyse bu çok önemli değil bunu da sonra anlatırdım.
Telefonu kapattım. Masaya bir miktar para koyup deri ceketimi tekrar giydim. Yağmurlu bile olsa taktığım siyah güneş gözlüklerini taktım. Kızıl saçlarımı topladım.
Ben dedektif Almira Beyaz göreve hazır ve nazırdım.