Startın verilmesine otuz saniye varken cama tıklattı birisi.Gergindi kız ve ısrarcılığına dayanamayarak açtı camı.
Tanımaya çalışarak gözlerini kıstı."Sen," diye fısıldadığında,karşısında duran çocuk,"Ben..."diyerek muzip bir şekilde gülümsedi.
"Neden siman bana tanıdık geliyor?" diye sorduğunda, "Sen ve ben,"dedi erkek."Küçük bir kıvılcımdan oluşan yangın sonucu,küllerini bu güne taşıyan iki yabancıyız."dedi.
Kızın cevap vermesini beklemeden arkasını döndü ve yürümeye başladı.Startın verilmesine on saniye olduğunu duyuran bir bağırmayla irkildi kız ve camdan kafasını uzatarak bağırdı, "Neden sürüklendin geçmişten bu güne? Kül değil misin sen?"
Erkek durdu ve yavaşça arkasını döndü.Kızda aynı zamanda kafasını içeri sokarak,gaza yüklenmeye başladı.
Son beş saniye..
Açık olan cam yüzünden saçlarının,düşünceleri gibi onu sarmadan ve gazı kökleyerek yarışa en önde başlamadan önce son duyduğu şey, "Bir kere yandık,bittik.Şimdi tekrar dirileceğiz."olmuştu.
Abisi'nin evlenmesiyle sonunda istediğini gercekleştirip kendi evine çıkan sibel başına gelecekleri bilseydi abisi'nin evlenmesine rağmen baba parası yemek için çalışmayı bırak ayrı ev bile tutmamasına sevinir miydi? ya "evim evim güzel evim" dediği evin ona yaşatacaklarını bilseydi ne olurdu? artık onun için yapacak birşey yoktu zamanı geriye alamazdı.Zaman onun için ne gösterecekti bilemezdi ama artık geri dönüşü yoktu. ..
Kötü kalpli bir kadın yüzünden lanetlenmişti o bedeni oyuncak bir bebekti ruhu ise yıllardır o evdeydi tek kurtuluşu lanetli bir aşktı ama kim onu sevebilirdi ki sevse onun için zorluklara katlanır mıydı? kimse katlanamazdı ona göre ya öyle değilse ya onun için bütün zorluklara katlanan biri varsa olabilir miydi?
bütün mutluluğumla evimi temizledikten sonra temizlik malzemelerini koymak için koridorun sağ taraftaki küçük odaya gidiyordum ki bir anda boynumdan tutulup duvara hızla yapıştırılmamla kalbim korkuyla çarpmaya başlamıştım karşımda bir ruh vardı elleri boğazıma sarılı gözleri öyle korkutucu bakıyordu ki boğazım sıkılmasa çoktan cığlığımı basmıştım ben ona korkuyla bakarken o bakışlarımı umursamadan konuşmaya başladı.
"o bebekten uzak dur" demişti ne bebeğinden bahsediyordu ben cevap vermek istesem bile elleri boğazımı öyle bir sıkıyordu ki sesim çıkmıyordu o ise bu durumu önemsemeden cümlesini tekrarlayıp ortadan kayboldu
"o bebekten uzak dur"