HAYAL-ET
  • Reads 1,753
  • Votes 140
  • Parts 5
  • Reads 1,753
  • Votes 140
  • Parts 5
Ongoing, First published Sep 17, 2024
1 new part
Albayın arkasından bir adımla yanına geçtim. Hiç bir koşulda eğilmeyen başım yine dimdik ti. Boş bakışlarım karşımda ki 6 kişide dolandı.
Hepside beni ve hareketlerimi dikkatlice izliyordu. Yeni tim arkadaşlarını merak ediyor olmalılardı. Albayın konuşmasıyla hepsinin bakışları onu buldu ama ben hala karşıya bakıyordum.

"yeni tim üyeniz, tim komutan yardımcısı istihbarattan kıdemli üsteğmen Pınar ULAR. Alışırsınız yakında birbirlerinize, tanışırsınız artık siz" 
Dedi ve arkasını dönüp karargaha döndü. 

Hepsinin bakışları tekrar beni bulduğun da ben hala karşıya bakıyordum. 

Tim komutanı olan yüzbaşı karargaha yürümeye başlarken bir yandan da konuşmaya başlamıştı. 

"tanışalım bakalım, tim dinlenme odasına" 

Tim de onun arkasından ilerlerken ben de sert adımlarla onların arkasından ilerledim. 

Bakalım ATAK TİMİ övdükleri kadar iyiler miydi?
All Rights Reserved
Sign up to add HAYAL-ET to your library and receive updates
or
#35hayalet
Content Guidelines
You may also like
SAPLANTI | Saplantı Serisi - 2 | Tamamlandı by Haticeyldr
17 parts Complete
"Bırak beni bırak!" Kadın,ellerini adamın iri parmaklarından kurtarmaya çalıştı.Adam ise onun bileklerini kavramış,bükerek belinde bir araya getirmişti.Tek eliyle kadına yetiyordu gücü.Su,belinde birleştirilen ellerini kurtarmaya bir kez daha denedi.Bu girişimi adam tarafından engellendi.Adam,elindeki ipi kadının bileklerine dolayarak sıkı sıkıya bağladı. "Sana beni bırak dedim! Zorla mı tutacaksın beni burada?! Ne yaptığını sanıyorsun sen?! Bu çabaların boşa! İstediğini yap bana! Son nefesimi verinceye dek nefret edeceğim senden!" Adam,kadının ellerini bağladıktan sonra onu bir çırpıda aldı omuzuna.Su,bir an düşme hissine kapıldığından çığlığı basarken adam birkaç adımda ulaştı koltuğa.Kadını boylu boyunca yatırdı yüz üstü.Ayakları çırpmaya başladı Su. "Ne yapıyorsun Ateş?! Bırak beni!" Adam,onun hiçbir sorusuna cevap vermiyordu. Ateş,kadının ayaklarını da bir araya getirip aynı elleri gibi sıkı sıkıya bağladı.Kadının hareketleri tam anlamıyla kısıtlanmıştı şimdi. "Elinden kurtulamayacağı mı sanıyorsun?! Polise şikayet edeceğim seni! Hapise tıktıracağım!" Adam,usulca eğildi kadının üzerine.Yüz üstü yatmakta olan kadının saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdı.Bilerek üfledi nefesini kadının ensesine.Usulca fısıldadı kadının kulağına.Bir sır veriyor gibiydi. Su,önce kulağında adamın dudaklarını hissetti ardından ahlaksız sözlerini işitti. "Polis seni arayıp bulana dek ben çoktan parçalara ayırmış olurum seni güzelim...Sıra kalbine geldiğinde oldukça özenli davranacağımdan hiç kuşkun olmasın...Madem biz bir bütün olamıyoruz,o halde nefes almanın senin için hiçbir anlamı yok öyle değil mi?" Dudaklarını, kadının kulağının hemen arkasına bastırdı. "Biliyorum çok seviyorsun beni.Öyle ki,benim için kendi canından bile vazgeçebilirsin." Bunlar gerçekler değildi.
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
57 parts Ongoing
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
GECENİN İZİ by hisssizyazar
38 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
SAPLANTI | Saplantı Serisi - 2 | Tamamlandı cover
Elysium Krallığı-Prenses ve Karanlık cover
DÖVMECİ || TEXTİNG cover
EZİK KIZ cover
Aşk Sahada Saklı cover
YURTTA AŞK CİHANDA AŞK (Askıda!) cover
Kara Gül  cover
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) cover
EVİMİ ARIYORUM (TAMAMLANDI)  cover
GECENİN İZİ cover

SAPLANTI | Saplantı Serisi - 2 | Tamamlandı

17 parts Complete

"Bırak beni bırak!" Kadın,ellerini adamın iri parmaklarından kurtarmaya çalıştı.Adam ise onun bileklerini kavramış,bükerek belinde bir araya getirmişti.Tek eliyle kadına yetiyordu gücü.Su,belinde birleştirilen ellerini kurtarmaya bir kez daha denedi.Bu girişimi adam tarafından engellendi.Adam,elindeki ipi kadının bileklerine dolayarak sıkı sıkıya bağladı. "Sana beni bırak dedim! Zorla mı tutacaksın beni burada?! Ne yaptığını sanıyorsun sen?! Bu çabaların boşa! İstediğini yap bana! Son nefesimi verinceye dek nefret edeceğim senden!" Adam,kadının ellerini bağladıktan sonra onu bir çırpıda aldı omuzuna.Su,bir an düşme hissine kapıldığından çığlığı basarken adam birkaç adımda ulaştı koltuğa.Kadını boylu boyunca yatırdı yüz üstü.Ayakları çırpmaya başladı Su. "Ne yapıyorsun Ateş?! Bırak beni!" Adam,onun hiçbir sorusuna cevap vermiyordu. Ateş,kadının ayaklarını da bir araya getirip aynı elleri gibi sıkı sıkıya bağladı.Kadının hareketleri tam anlamıyla kısıtlanmıştı şimdi. "Elinden kurtulamayacağı mı sanıyorsun?! Polise şikayet edeceğim seni! Hapise tıktıracağım!" Adam,usulca eğildi kadının üzerine.Yüz üstü yatmakta olan kadının saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdı.Bilerek üfledi nefesini kadının ensesine.Usulca fısıldadı kadının kulağına.Bir sır veriyor gibiydi. Su,önce kulağında adamın dudaklarını hissetti ardından ahlaksız sözlerini işitti. "Polis seni arayıp bulana dek ben çoktan parçalara ayırmış olurum seni güzelim...Sıra kalbine geldiğinde oldukça özenli davranacağımdan hiç kuşkun olmasın...Madem biz bir bütün olamıyoruz,o halde nefes almanın senin için hiçbir anlamı yok öyle değil mi?" Dudaklarını, kadının kulağının hemen arkasına bastırdı. "Biliyorum çok seviyorsun beni.Öyle ki,benim için kendi canından bile vazgeçebilirsin." Bunlar gerçekler değildi.