Çektiğim ilk ve son acı olmasını dilediğim bir aşk yaşadım ölesiye sevdim karşılığını ihanetle aldım. Ben eski ben olamıyordum artık. Lanet olası hayat bana hep kötülükler sunmuştu. Sırf bu yüzden artık İzmir'de kalmak istemiyordum İstanbul'a taşınacaktım. Aileme olup biten her şeyi en ince ayrıntısına kadar anlattım gitmemi istemiyorlardı ama buna mecburdum. Annemin gözleri dolu bir biçimde yalvarışları yankılansa da beynimde boğazımdaki koca yumrukla cevap verdim cümlelerine "Mecburum anne uzaklaşmam lazım bu şehirdeki anılarımdan anla beni. Sizleri çok seviyorum ama biraz zamana ihtiyacım var. Söz veriyorum her gün arayacağım sizi." Ağzımdan dökülen kelimelerden sonra sessizlik oluştu.
Sustuk. Sustuk. Sustuk.
Bir süre sonra aramızdaki sessizliği bozdum ve:
Kendimden emin bir şekilde "Anne, baba bir şey söylemeyecek misiniz? Bavulumu hazırlayıp gidiyorum ben." dedim.
Annem ağlamaklı bakan gözleriyle gözlerimde bağ kurdu.Bu canımı çok acıtmıştı ama ölüme gitmiyordum ki neden bu kadar büyüttüler olayı anlayamamıştım?. Bu sefer hiddetli bir ses tonuyla anneme çıkıştım!
"Sizden beni anlamanızı beklerdim anne!" dedim ve elimdeki bavulumla dış kapıyı hızla çarptım. Ben dışarı çıktığım an annem camda belirdi.
"Ah, Defne dur gitme yanına geliyorum." derken gözlerinden yaşlar akıyordu. Ne kadar anneme sinirli olsam da gözünden akan bir damla yaşa kıyamazdım ben onun bu yüzden annemin yanıma gelmesini bekledim en sonunda geldi.
"Bizi affet, sana karşı anlayışlı olmamız gerekirdi. Biletini aldın mı yoksa biz alalım mı tatlım." dediği anda annemin boynuna atladım yanağına hafif bir öpücük kondurdum. "Biletim var annecim, kendinize iyi bakın." dedim ve taksi çağırdım. Annemgil beni taksi gelene kadar beklediler. Taksi gelince elimle anneme ve babama öpücük attım. Taksici "Nereye?" diye sorunca "Havaalanına lütfen." dedim.
Yolculuk başlamıştı..
Korkuyordum.....