Unutulduğunu sandığımız hikayeler, zamanın derinliklerinden çıkıp tekrar yolumuzu keser. Geçmişin küllerine karışmış anılar, her fırsatta geri dönmenin bir yolunu bulur; çünkü kaderin ördüğü düğümler asla tam anlamıyla çözülmez. Yaşanması gereken ne varsa, o hikaye bir gün mutlaka geri gelir, hayatımızın satır aralarına yeniden dokunur.
Her şeyi geride bırakıp yeni bir sayfaya başlayan Kayra, geçmişin onu ansızın yakalayacağından habersizdi. Yeni bir şehir, yeni insanlar, geçmişin izlerinden arınmış bir hayat... Ancak kaderin ince ince işlediği bu dünyada, hiçbir şey tam anlamıyla geride kalmıyordu.
Bir sabah, karşı dairesine taşınan komşuyu görmek için penceresinden dışarıya bakarken nefesi kesildi. Dört yıl önce aşık olduğu, kalbinde büyük izler bırakan o adam, şimdi yanı başındaydı. Geçmişte kalması gereken bu hikaye, bambaşka bir biçimde Kayra'nın hayatına tekrar sızmıştı.
Geçmişte kalan yaraların yeniden kanaması mıydı bu, yoksa kader ona başka bir şans mı veriyordu? İkilemde kalmıştı. Yeniden onu görmek, yıllardır gömdüğünü sandığı hisleri uyandırmıştı. Ancak bu kez güçlü kalmalıydı. İçindeki sesi dinleyerek, kalbinde sakladığı duygularla yüzleşip yeni bir sayfa açmak zorunda kalacaktı.