SÜVEYDA-KOR

Reads 13
Votes 4
Parts 4

Reads 13
Votes 4
Parts 4

SÜVEYDA; kalpteki küçük siyah nokta
    
    Bi Şehri terk etmek  yaşının bi kısmını kaybetmek gibidir çocukluğunu bırakmak, bir bebek için kavga ettiğin 17 yıllık dostunu, gidebilmek için ailene kırk takla attığın yerleri, birinin elini ilk kez tuttuğun o bankı ve bunun gibi bi çok anıyı küçücük bir kutuya koymaktır yeri gelir ağlaya ağlaya geçtiğin yolları kırık bir tebessümle son kez geçersin.
    Bilemezdim bir şehirde onu bıraktığımı sanarken her şehirde onu bulacağımı bilemezdim.
    .
    .
    "Neden söylemedin?"
    "Ne" dedim ona dönerek 
    "neden söylemedin bana mahu" dedi neydi bu sesindeki ton yüzünün acı hali 
    "Ne saçmalıyorsun ya sen!" Dedim göğsünü iterek "ne yapardın beni bi telefonla terketmezmiydin o zaman? ya da peşinden o hava alanına geldiğimde beni o halde bırakıp gitmezmiydin ?" Yüz ifadesi daha da buruşdu gözleri kızarmaya başlamıştı artık 
    "Gitmezdim" dedi bunu o kadar kısık söyledi ki başta algılayamadım ne dediğini 
    "Gitmezdin?" Diye sordum güler gibi "ben var ya ben sen üzülme diye sana bi bok söyleyemedim sen bana bi hiç mişim gibi davrandığın günlerde ben sana nasılsın söylerim diye ağladım" elimle kendimi gösterdim "ben kendime değil bak" sinirim o kadar bozulmuştu ki gülüyordum artık "sana ağladım kahrolucaksın diye yitip giden ben olucaktım ama ben o gün de sana ağladım"
    "Mahu.." dedi ellerini bana uzatırken sanki kollarında derman yok gibiydi "mahu" dedim onun gibi "mahu öleli çok oldu ali reva kara başın göğe ersin" yerdeki cam kırıklarına ayağımdaki kanlar da karıştı batan camlar canımı acıtıyordu ama onun kadar değilAll Rights Reserved

ankara asker askerikurgu askeriye aşk bingöl dostluk sevgili yüzbaşı öğretmen

Table of contents

SÜVEYDA; kalpteki küçük siyah nokta
    
    Bi Şehri terk etmek  yaşının bi kısmını kaybetmek gibidir çocukluğunu bırakmak, bir bebek için kavga ettiğin 17 yıllık dostunu, gidebilmek için ailene kırk takla attığın yerleri, birinin elini ilk kez tuttuğun o bankı ve bunun gibi bi çok anıyı küçücük bir kutuya koymaktır yeri gelir ağlaya ağlaya geçtiğin yolları kırık bir tebessümle son kez geçersin.
    Bilemezdim bir şehirde onu bıraktığımı sanarken her şehirde onu bulacağımı bilemezdim.
    .
    .
    "Neden söylemedin?"
    "Ne" dedim ona dönerek 
    "neden söylemedin bana mahu" dedi neydi bu sesindeki ton yüzünün acı hali 
    "Ne saçmalıyorsun ya sen!" Dedim göğsünü iterek "ne yapardın beni bi telefonla terketmezmiydin o zaman? ya da peşinden o hava alanına geldiğimde beni o halde bırakıp gitmezmiydin ?" Yüz ifadesi daha da buruşdu gözleri kızarmaya başlamıştı artık 
    "Gitmezdim" dedi bunu o kadar kısık söyledi ki başta algılayamadım ne dediğini 
    "Gitmezdin?" Diye sordum güler gibi "ben var ya ben sen üzülme diye sana bi bok söyleyemedim sen bana bi hiç mişim gibi davrandığın günlerde ben sana nasılsın söylerim diye ağladım" elimle kendimi gösterdim "ben kendime değil bak" sinirim o kadar bozulmuştu ki gülüyordum artık "sana ağladım kahrolucaksın diye yitip giden ben olucaktım ama ben o gün de sana ağladım"
    "Mahu.." dedi ellerini bana uzatırken sanki kollarında derman yok gibiydi "mahu" dedim onun gibi "mahu öleli çok oldu ali reva kara başın göğe ersin" yerdeki cam kırıklarına ayağımdaki kanlar da karıştı batan camlar canımı acıtıyordu ama onun kadar değil

4 parts