Bir kızın hikayesi adeta dillere derman olmuş hatta dillerden dillere soylenti konusu olmustur. istanbulda yasiyan kokenleri yunanistan sinirlarina dayanan guzel bir kiz vardi.bu kiz adeta su gibi duru, ceylan gibi masumdu. iri ve çekik ceylan gozlere, sapsari saclara ince ve uzun vucuda sahipti. cok sessiz ve zekidi . ogretmenleri cok sever, dersleri basarili bir talebeydi. ama o kizin icine kapanikligi babasinin ve annesinin ayri olmasiydi. dedesi ve anneanesiyle yasiyodu. annesi babasindan cok icki ictigi icin ayrilmisti. bu kiz babasini hatirlamiyordu ki ozaman geldi. kizin annesi ve babasi yazliklarinda tanismislardi. ve bosandiklarindan 12 yil sonrada birbirlerine gorurlerdi. ama nafile artik songul hanim silmisti kalbinden cihangir beyi. ama hakliydi. iliskileri zamaninda siddete kadar gelecektiki bosandilar. kiz annesini cok seviyordu. dede ve anneannesini de cok severdi. dedesi onun dedigini iki etmezdi. aneannesi ise onu buyutendi.oda torununun yasadiklarini aciyla yasamisti.