Tutsak - Urgan Geçirilmiş Hayatlar
  • Reads 21
  • Votes 3
  • Parts 3
  • Reads 21
  • Votes 3
  • Parts 3
Ongoing, First published Nov 14, 2024
Bundan kaç asır önce bilmediğim bir zaman diliminde Adem yaratılmıştı. Meleklerin içinde, herkesten üstün bir insanken, tek bir baş kaldırma onu dünyaya göndermişti. Boyun eğmem demişti, şeytan. Kibir, öfke insanoğluyla birlikte yaratılmıştı. Bu gerçek göz ardı edilmiş ve iyi ve kötüyü oluşturacak tüm gerçekler Adem'in dünyaya adımını atması ile başlamıştı. Koca bir dünyada, hiçbir şey yokken tek kalmıştı. Yasaklı elmayı yemiş, iradenin insan için ne kadar zor olduğunu göstermişti. 

Kibirlenecek kadar büyük, irademize sahip çıkamayacak kadar basittik oysa. Buna rağmen eşimiz yaratılmıştı ardından. Kendimize yetemeden, sahip çıkamadan bir başkasının kaburga kemiğinden yaratıldığımızı öğrenmiştik. 

Havva gelmişti dünyaya. Adem için. 

Havva, Adem'e gelmeyi tercih etmiş miydi? Bilinmezdi. Sadece ona gelmek zorundaydı. Bir zorakilik onu bir adama ait yapmıştı. Onların aitliği Habil'le, Kabil'in oluşmasına neden olmuş, kötünün habercisi olmuştu. 

Ne ben Havva'ydım ne o Adem. Ama biz birbirine mecburiyetle ait olacak Hazel ve Arhan'dık. İyi ve kötünün arasında sıkışmıştık. Ne iyinin habercisi ne kötünün habercisi olmak istiyorduk. Biz koca dünyada iki farklı insanın, istediği şekilde yaşayabileceğini bağırmak isterken varoluşumuza neden olan büyük bir gerçeği unutuyorduk. 

Bizi buna bırakan Şeytan'ı. Ailelerimizi belki de kaderimizi.
All Rights Reserved
Sign up to add Tutsak - Urgan Geçirilmiş Hayatlar to your library and receive updates
or
#484arzu
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
40 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
KONUK SEVMEZ DENİZ cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
MAZHAROĞULLARI cover
GECENİN İZİ cover
🌼PAPATYA 🌼(Düzenlenecektir) cover
BIÇAK SIRTI - BXB - GAY cover
Sarmaşık [BxB]  cover
Kara Gül  cover
ÖFKE ÇİÇEĞİ  cover
İMDADIM cover

KONUK SEVMEZ DENİZ

15 parts Ongoing

❝Burası Karadeniz, burada hiçbir aşk mücadelesiz olmaz.❞ "Karadeniz'e eskiden Konuk Sevmez Deniz derlermiş," dedi. Sesindeki buz dağı yüreğimi titretti. Bunu daha önce hiç duymamıştım. Demek hırçın dalgaların sahibi olan Karadeniz'e Konuk Sevmez Deniz diyorlardı. İlk kez duyduğum için olsa gerek garibime gitmişti. Ben de buraya gelen bir konuktum. "Peki ya, öyle mi?" diye sorduğumda bakışlarımı usulca ona kaldırdım. "Burası gerçekten konuk sevmez mi?" "Sevmez," dedi Kuzey net bir dille. "Alır, götürür, öldürür seni. Sen de elbet gideceksin buralardan, ait olduğun yere döneceksin. Buralar hiç konuk sevmez." Bir düşman kapıyı çalar. Elinde ölümle bekler. İmkânsız bir aşk başlar.