AKREP
  • Reads 20
  • Votes 5
  • Parts 2
  • Reads 20
  • Votes 5
  • Parts 2
Ongoing, First published Nov 20, 2024
2 new parts
"Hayat zordu, buna alışmıştım zamanla. Herkes bir şeyler yaşar ve içindeki bir yerleri öldürürdü büyüdükçe. Ama en zoru, benden nefret eden insanlara benzemeye başladığımı görmekti benim için."

07.00 sabah kahvaltısı, öğle yemeği eğer herkes evdeyse 12.00, akşam yemeği ise 19.00'da yenirdi. Asla bir dakika bile geç kalamazdınız. Büyükler başlamadan yemek yiyemez, onlar kalkmadan sofradan kalkamazdınız. Soru sorulmadan konuşamaz, biri bir şey istediğinde reddedemez, yüksek sesle konuşamaz, ağlayamazdınız. Aslında bu bir nevi kölelikti. Benimkinin tek farkı ise onların kanından olmamdı. Bu yüzden de kanlarından olacaklardı.

Doğduğumuz ev, hayatımızda da ruhumuzda da en büyük etkiyi bırakan yerdi. Ve benim doğduğum ev, beni geri dönülemez derecede büyütmüştü. Büyümek zorunda bırakmıştı. Mesela çikolatadan nefret ediyordum artık, çizgi filmler gereksiz geliyordu, yaşıtlarımın okuldaki neşesi ise sadece dünyanın adaletsizliğini hatırlatıyordu bana. En son ne zaman komik olduğu için bir şeye gülebilmiştim mesela? 

Hatırlamıyordum. Ben artık çocuk bile olamıyordum.

Umudum yok, hayallerim öldürülmüş, neşem solmuştu. Gözlerimi kapatmadan önce kendime verdiğim son şansı da bıraktım. Annem bile bugünü hatırlamamıştı. Zaten diğerleri çok daha öncesinde ölmüştü bende ama artık annem de yoktu yüreğimde. Seneye bugün, bu evdeki son gecemi devirecektim sabaha. Artık nefes almasam bile onların da nefes almasına izin vermeyecektim. Sana söz, bir daha asla birilerinin boyunduruğu altında kalmayacaksın. Bundan sonra  onlar için döktüğün son gözyaşları olacak bunlar.
All Rights Reserved
Sign up to add AKREP to your library and receive updates
or
#60serikatil
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
36 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
More & More [Adrinette]  cover
PİNHAN MAHALLESİ  cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
bir şeyler, daha azı veya fazlası değil. cover
SARRAF cover
Fındık Tarlası cover
Çapulcular cover
Sudenaz  cover
Platonik Aşk cover
GECENİN İZİ cover

More & More [Adrinette]

24 parts Ongoing

Çoklu kişilik bozukluğu olan Marinette ve Hasta bir kıza aşık olan Adrian'ın hikayesi. ~~~ "Onu ölüme terk edersin yada anlaşmayı kabul edersin." "..."