Bilinmeyen bir yeraltı odası. Duvarlar nemli ve taşlardan sızan su damlalarının sesi yankılanıyor. Lara gözlerini açtığında kendisini soğuk zeminde buluyor. Ellerini taş zemine koyup doğrulmaya çalışırken karşısında bir adam beliriyor: Atlas.
Atlas: "Kalk, Lara. Burada fazla vaktin yok."
Lara: Etrafına bakar, ürkekçe. "Neredeyim? Beni buraya kim getirdi?"
Atlas: Gülümseyerek yaklaşır."Sorular, sorular... Ama doğru soruları sormuyorsun. 'Buradan nasıl çıkacağım?' asıl bilmen gereken bu."
Lara: Öfkeyle. "Ben hiçbir şey yapmadım! O ceset... Benimle alakası yoktu!"
Atlas: Başını hafifçe yana eğerek. "Bundan emin misin?"
Lara: Derin bir nefes alır, sesi titrer. "Bana oyun oynama. Ben masumum."
Atlas: Yavaşça odanın köşesine yürür, gölgelere karışır gibi görünür. "Masumluk... Göreceli bir kavramdır, Lara. Masum olduğunu kanıtlaman gerekecek."
Lara: Kaşlarını çatar."Nasıl?"
Atlas: Duvardaki eski bir kapıyı işaret eder. "Labirent başlıyor. Çıkışı bulamazsan... buradan hiç çıkamazsın."
Lara: Şüpheyle."Bu bir test mi?"
Atlas: Yaklaşıp gözlerinin içine bakar. "Belki bir ceza. Belki de bir ikinci şans. Seçim senin."
Lara: İç çekerek kapıya yaklaşır, duraksar. "Beni neden önemsiyorsun?"
Atlas: Gülümser, gözleri gölgelerde kaybolur. "Belki de seni önemsediğimi kim söyledi?"
Lara, derin bir nefes alıp kapıyı açar. Karanlık labirente adım attığında arkasından Atlas'ın sesi yankılanır.
Atlas: "Korkularınla yüzleşmeden buradan çıkamazsın, Lara."
"Gerçe bazen gözle görülmez, masumiyet ise kanıtlanmayı bekleyen bir gölgedir. Lara, sadece kaçmak için değil, kim olduğunu öğrenmek için de bu labirente adım atıyor. Ama her çıkış, aslında bir başlangıç olabilir mi?"
Lara Aksoy kanlı geçmişinden kurtulabilecek mi? Yoksa o esarete sonsuza kadar teslim mi olacak
Sen korkmayı mı? Yoksa yaşamayı mı? Seçeceksin
Arkada