Kimse korkularımı sarmadı; kimse beni kollarının arasına almadı. Yüksekten hep kaçtım, çünkü rüzgar beni savurur diye. Oysa gözlerim hep mevsimlerin güzelliğine tutulurdu. Ama kader, beni hep sonbaharın kuruyan yaprağı olmaya mahkum etti. "Dallar her bahar yeni yapraklarla yeşerir. Ama yere düşen bir yaprak, asla geri dönemez." Asena, babasının sevgisine aç, onun gözüne girebilmek için didinen bir genç kızdı. Ancak o gece, bu hasretin yükünü daha fazla taşıyamadı. Babasına duyduğu özlem, kalbindeki tüm korkulara galip geldi. Yanına sokuldu, elini tuttu. Hayatında ilk kez gerçekten babasına yakın hissetti. Fakat her gecenin bir sabahı vardır. Asena, sabah gözlerini açtığında gördüğü manzarayla nefesi kesildi: Babasının cansız bedeni karşısında yatıyordu. Bir çığlık... derin, içten, kanatan bir çığlık döküldü dudaklarından. Babasını böyle toprağa veremezdi. Daha ona doyamamışken... Şimdi, bir cinayetin tam ortasındaydı. Babasını kim öldürmüştü? Ve neden? Asena, bu soruların peşinden gitmeye mecburdu. Ama her cevap, onu karanlığın derinliklerine bir adım daha sürükleyecekti. Babasının katilini bulabilecek miydi? Yoksa kendi gölgelerinde kaybolacak mıydı?All Rights Reserved
1 part