Eslim, hayalleri ve korkuları arasında sıkışmış genç bir kızdır. Üniversiteye gitme umudu, onu annesinin evinde yaşadığı zorluklardan ve üvey babasının baskılarından kurtarabilecek tek çıkış yoludur. Ancak, bu hayalini gerçekleştirebilmek için cesur bir adım atması gerekir: yıllardır görmediği öz babasının yanına, Adana'ya gitmek.
Eslim, Adana'ya vardığında sıcak ve samimi bir karşılamayla karşılaşmayı hayal eder. Ancak öz babasının, hafızasındaki o güçlü ve koruyucu adam olmadığını fark eder. Babası, yıllardır kendi sorunlarıyla boğuşmuş, içine kapanmış ve kızının ona neden geldiğine dair karmaşık duygular içerisindedir. Baba-kız ilişkisi, ilk andan itibaren kırılgan bir çizgide ilerler.
Eslim, bu yeni ortamda üniversite hayallerini gerçekleştirmeye çalışırken, bir yandan da babasının geçmişine dair beklenmedik sırlarla yüzleşir. Annesinin ondan sakladığı gerçekler, babasının derin acıları ve Adana'nın sıcak ama gizemli atmosferi, Eslim'in hikayesini şekillendiren en büyük unsurlar olur.
Adana'nın dar sokakları, eski mahalleleri ve portakal çiçeği kokularıyla süslü akşamları arasında, Eslim sadece hayallerine ulaşmanın yollarını aramaz, aynı zamanda kendi kimliğini ve cesaretini de keşfeder. Ancak karşılaştığı beklenmedik bir durum, hem onun hem de babasının hayatını kökten değiştirecektir.
Yetişkin okurlar için uygundur!
Bir Mahalle Hikâyesi...
Çok daha fazlası...
✨
"Bak bana," diye fısıldadı. Dudaklarının arasından çıkan sıcak nefesi benimkilere dokundu. "Bir kere bana eskisi gibi baksan..." yalvarır gibi çıkan sesinin tonuyla tüm iradem dağıldı.
"Bırak lütfen," derken gözlerimi kapattım. Elinin birini kaldırıp parmaklarını usulca yanağımda gezdirdi ve çeneme doğru indi.
"Adımı söylemiyorsun artık," dedi dişlerini sıkarak. "Fark etmem mi sanıyordun?"
Soru soruyordu ama benim buna verecek bir cevabım yoktu.
"Senin dudaklarından dökülmesini istediğim öyle çok kelime var ki..." Eğilip anlını anlıma yasladı. Bu kadar yakınken tek nefesi paylaşıyor gibiydik. Onun aldığı soluk, benim dudaklarımda kayboluyordu. Benim sıklaşan nefeslerim ise sanki onu canlandırıyor gibiydi.