GÖNÜLSÜZ NİKÂH ( Dönem Kurgusu )

Osmanlı'nın gölgesinde, Üsküdar'ın taş sokaklarında kaderin iki inatçı ruhu birbirine zincirlenmek üzereydi.

Hümeyra... Neşesiyle, inadıyla, özgürlüğüne olan düşkünlüğüyle tanınan genç bir kadın. Yengesinin zoruyla istemediği bir evliliğe sürüklenirken, kurtuluşu çılgınca bir yalanla aramıştı. Bir anlık çaresizlikle söylediği sözler, onu bambaşka bir hayata sürükleyecekti.

Yavuz Mustafazade... Osmanlı ordusunda bir subay. Disiplinli, sert ve kibirli. Kadınlara karşı nefretle dolu bir adam. Annesinin onu bebekken terk edişi, ruhuna kapanmaz yaralar açmıştı. Aşkın, şefkatin varlığına inanmazdı. Ta ki bir gün, bir kadının ismi onun adıyla anılana dek...

Hümeyra'nın attığı cesur yalan, bir iftiraya dönüşerek Üsküdar'da yankılanırken, Yavuz için de iş işten geçmişti. Namusu ve şerefi için ya bu oyunu sürdürecek ya da itibarını kaybedecekti. Zoraki bir evlilik, soğuk bakışlar, geçmek bilmeyen günler... Ama nefretle başlayan bu hikâye, hiç beklemedikleri bir sona doğru sürükleniyordu.