MARLAİS
  • Reads 2,311
  • Votes 165
  • Parts 9
  • Reads 2,311
  • Votes 165
  • Parts 9
Ongoing, First published Jan 23
Mature
2 new parts
"Düşman olmak mı istiyorsun benimle?"

"Ben seninle hiçbir şey olmak istiyorum. Düşman da olmayalım. Olursak yine yüzyüze geliriz"
All Rights Reserved
Sign up to add MARLAİS to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
AİDİYET - ADEN & DEVRİM by RuyamG
38 parts Complete
''Yıllardır beni görmeni bekliyorum.'' Bir eli çıplak sırtımdayken diğer eli bacağımı okşuyordu. Sıcak nefesi dudaklarıma vururken ifadesiz kalmak benim için çok zordu. İçimden yükselen duygularla ona teslim olmak istiyordum. ''Her zaman bir adım arkandaydım. Sadece bir kere... kafanı çevirseydin beni görürdün, Aden.'' Sesindeki muhtaçlık ona hiç yakışmıyordu. Herkes onun gücünden ve ne kadar yenilmez olduğundan bahsederken onun tek istediği bendim. Hem de yıllardır... Hislerini bilmediğimi ve onu görmediğimi düşünüyordu. Ne kadar yanıldığını ah bir bilse! ''Kokunu özledim.'' Kafası boynuma sokulurken bedenim istemsiz olarak titredi. Ben... daha önce bu hislerle hiç kuşatılmamıştım. Bedenim benden bağımsız hareket ediyordu. ''Devrim...'' Anında işaret parmağıyla dudaklarımın üzerini örttü. ''Şhhh,'' ''Bugün benim sıram, Aden Özkan.'' Hem aklımı başımdan alıyor hem de konuşmama izin vermiyordu. ''Seni her gördüğümde yapmak istediğim ilk şey buydu.'' Sırtımdaki elini sıkılaştırırken bacağımdaki elini daireler çizerek belime çıkardı. ''Seni böyle kollarımın arasında sarmak istiyordum.'' Fısıldayarak, ''Sonsuza kadar.'' dedi. ''Devrim, ben...'' ''Bir kez daha sözümü kesersen Aden, seni susturma yöntemim dudaklarım olacak.'' Ne!? Şaşkınlıkla gözlerim açıldı. Kollarının sıcaklığıyla mayışan bedenim gerginleşti. ''Buna daha fazla dayanamıyorum. Sensizlik... beni mahvediyor.'' Sözleriyle darmadağın olmuş bir haldeydim. Onun olmak istiyordum. Bunu yapamazdım çünkü bizim ailelerimiz düşmandı! Devrim ne düşündüğümü anlamış olacak ki, ''Siktiğimin düşmanlığı umurumda bile değil, Aden.'' dedi. Oturduğum masaya heybetli bedeniyle yaklaştı. ''Ben Devrim Soypak, seni kendime alacağım.'' ''Öyle ya da böyle!'' ''Hazırlan Aden, çok yakında gelinim olacaksın.''
RUHUMDAKİ YABANCI by ade2019
19 parts Complete
Aşkta en nefret ettiğim şey insanı zevkin doruklarına çıkarmasıdır. Çünkü aşk devreye girdiğinde mantığınız usulca sizi terk eder ve çoğu zaman hızla zirveye doğru yükselirken ayaklarınızın yerden kesildiğinin farkına bile varamazsınız ya da gözleriniz aşktan öylesine kör olur ki farkına varsanız bile bunu umursamazsınız. Sonra ne mi olur? Bir gün uyanırsınız fakat artık çok geçtir. Unutmayın ki işte o gün çıkılan nokta ne kadar yüksekse düşüşünüz o kadar kanlı ve acı verici olacaktır. Hele ki güvenip kalbinizi bir başkasının avuçlarına bıraktığınızda... Özgürlüğünüz yavaş yavaş mahkûmiyete dönüşse de aşk için belki prangalarla yaşamayı bile öğrenebilirsiniz ama sevdiğinizin kalbinizle oynayıp onu parçalamasına asla tahammül edemezsiniz ve işte bu sizi öldürür. Az sonra okuyacaklarınız başlarda çok hoşunuza gitse de sonraları canınızı acıtıp damağınızda kötü bir tat bırakabilir. O yüzden şimdiden uyarmak istedim. Tüm bunlara hazır değilseniz okumayı hemen bırakın. Sonra çok geç olabilir. Özellikle kafanız karışıksa, aşkı tattıysanız. Yazılanlarda kendinizden bir şeyler bulmaya başlarsınız ve her satırı içinize ilmek ilmek işlediğinde isteseniz de kurtulamazsınız. Ya da söylediklerimin hepsini boş verip devam edin. Seçim sizin. Ne de olsa şu anda buradasınız ve her insan meraklıdır. Yine de unutmayın kediyi merak öldürürmüş. Not: Bu hikâyede adı geçen kişi ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup kurgudan ibarettir. YBT: 07.01.23 Pazar İYT: 28.06.23 Çarşamba
Lotus Çiçeği  by Ophelianinkurgulari
21 parts Ongoing
Rutubet kokan eski harabe binanın koridorlarını genç kızın topuk sesleri dolduruyordu. Bir eli karnındayken endişeyle dostunu ona yardım edebilecek tek kişiyi bekliyordu. Titreyen elleriyle gözyaşlarını sildi. Dışardan duyduğu sesle bakışlarını oraya çevirdi. Gelen kişiyi görmesiyle yüzünde buruk bir tebessüm belirdi. Kollarını iki yana açtı ve genç adama sıkıca sarıldı. "Zaman azalıyor Arın. Doğuma 4 ay kaldı." Genç adam bakışlarını kadının bedeninde gezdirdi ve en sonunda karnında durdu elini kaldırdı ve kadinin hafiften şişmeye başlayan karnıma koydu." Haldeceğim Merih. Sana söz veriyorum size hiç bir şey olmayacak." Kadın ona inandı çünkü biliyordu ki bu karşısındaki genç adam onu bir abinin kız kardeşini sevdiği gibi seviyordu. Endişeyle gözlerini kapatıp açtı ve "O öldü Arın . Öldü bu hayattaki en değer verdiğim kişilerden biri öldü. Benim yüzümden öldü." Genç adam hüzünlü gözlerini kaçırdı." Ve şimdi aynısı ona" eli karnına gitti." Onlara olursa dayanamam Arın yaşayamam." Arın yerdeki gözlerini hızla kadına çevirdi ve "Öyle bir şey olmayacak ona zarar gelmesine izin vermeyeceğimi biliyorsun." Vermezdi çünkü yıllar önce çürüyen ve taşlaşan kalbi şimdi bir başkası için çiçek açmaya hazırlanıyordu ve o çiçeğin ölmesine izin vermezdi. Genç adam kumral saçlarını karıştırdı ve " ismine karar verdin mi?" diye sordu kadın kendinden emin bakışlarını erkeğin gözlerine dikti ve "Evet" dedi tek nefeste "Kuracağımız ve herkese yeni bir umut olacak örgütün ismi Lotus Flos" Ve o an yıllarca sürecek bir savaşın miladı oldu. Lotus Flos adının hakkını verecek şekilde bataklığın içinde bütün ihtişamıyla açtı. Ve herkese umut oldu.
RUH OKUYUCULAR 1+2 by hayleystar
110 parts Complete
Bilim Kurgu #1 Tenlerinde duyguların işaretlerini taşıyan Okuyucular, zorda kaldıklarında insanlara dokunarak duygusal yoğunluklarını azaltabilen varlıklardır. Peki ya Okuyucular kilitlendiğinde, onlara yardım edecek olan kimlerdir? Rüzgar ve Yekta düştükleri ümitsizlik çukurundan onları bir Kilitkıranın kurtaracağına inanmış ve dünyaya gelen son Kilitkıranı aramaya koyulmuşlardır. Amansız arayışlarında ümitsizliğe düşmeye başalamışken, organizasyonun dışarıya açılan kapısı olan Özbey Üniversitesi, Rüzgar'ın Güneş'i keşfetmesine neden olmuştur. Her şeyden habersiz olan Güneş tanımadığı bir adam tarafından kaçırılmış, işlevinden habersiz olduğu bir dizi teste sokulmuştur. Peki, Güneş'in kararı ne olacaktır. Kuyu misali derin siyahi gözlerde kaybolmak mı, neşe kaynağı olan buz mavisine tutulmak mı? Acemisi olduğu bu keşmekeşten, yolunu kaybetmeden çıkabilecek midir? Güneş insanlar için bu denli aydınlatıcı olduğunu hiç fark etmemişti. Zorla getirildiği bu yerde kendinin bile bilmediği yeteneklerinin olduğunu öğreniyordu. Peki cevap neydi: Kalmak mı, gitmek mi; yardım etmek mi, kaçmak mı? En derin yaralarımızı ruhumuzdan almaz mıyız? Serinin 1.Kitabı Sonun Başlangıcı ve 2.Kitap Gün Doğumu tamamlanmıştır. Her ikisi de Ruh Okuyucular başlığı altında yayınlanmaktadır. Telif belgeleri sahiplen.com üzerinden alınmıştır. Tüm hakları saklıdır. Esinlenme durumunda yasal haklara başvurulacaktır.
You may also like
Slide 1 of 10
AİDİYET - ADEN & DEVRİM cover
RUHUMDAKİ YABANCI cover
Mafya                                     ( birinci kitap) cover
Avery: Son Dördün cover
Lotus Çiçeği  cover
Kaçak Prenses -Ateş- cover
Dört Yapraklı Yonca cover
ELLERİM ELLERİNDE +18 cover
Dönüm Noktası  cover
RUH OKUYUCULAR 1+2 cover

AİDİYET - ADEN & DEVRİM

38 parts Complete

''Yıllardır beni görmeni bekliyorum.'' Bir eli çıplak sırtımdayken diğer eli bacağımı okşuyordu. Sıcak nefesi dudaklarıma vururken ifadesiz kalmak benim için çok zordu. İçimden yükselen duygularla ona teslim olmak istiyordum. ''Her zaman bir adım arkandaydım. Sadece bir kere... kafanı çevirseydin beni görürdün, Aden.'' Sesindeki muhtaçlık ona hiç yakışmıyordu. Herkes onun gücünden ve ne kadar yenilmez olduğundan bahsederken onun tek istediği bendim. Hem de yıllardır... Hislerini bilmediğimi ve onu görmediğimi düşünüyordu. Ne kadar yanıldığını ah bir bilse! ''Kokunu özledim.'' Kafası boynuma sokulurken bedenim istemsiz olarak titredi. Ben... daha önce bu hislerle hiç kuşatılmamıştım. Bedenim benden bağımsız hareket ediyordu. ''Devrim...'' Anında işaret parmağıyla dudaklarımın üzerini örttü. ''Şhhh,'' ''Bugün benim sıram, Aden Özkan.'' Hem aklımı başımdan alıyor hem de konuşmama izin vermiyordu. ''Seni her gördüğümde yapmak istediğim ilk şey buydu.'' Sırtımdaki elini sıkılaştırırken bacağımdaki elini daireler çizerek belime çıkardı. ''Seni böyle kollarımın arasında sarmak istiyordum.'' Fısıldayarak, ''Sonsuza kadar.'' dedi. ''Devrim, ben...'' ''Bir kez daha sözümü kesersen Aden, seni susturma yöntemim dudaklarım olacak.'' Ne!? Şaşkınlıkla gözlerim açıldı. Kollarının sıcaklığıyla mayışan bedenim gerginleşti. ''Buna daha fazla dayanamıyorum. Sensizlik... beni mahvediyor.'' Sözleriyle darmadağın olmuş bir haldeydim. Onun olmak istiyordum. Bunu yapamazdım çünkü bizim ailelerimiz düşmandı! Devrim ne düşündüğümü anlamış olacak ki, ''Siktiğimin düşmanlığı umurumda bile değil, Aden.'' dedi. Oturduğum masaya heybetli bedeniyle yaklaştı. ''Ben Devrim Soypak, seni kendime alacağım.'' ''Öyle ya da böyle!'' ''Hazırlan Aden, çok yakında gelinim olacaksın.''