"Bazen en karanlık geceler, en derin sessizliklerden doğar."
Hiçliğin kıyısında büyüyen bir kız çocuğu.
Adı, geçmişi, ailesi... her şey geride kalmış.
Geride kalan tek şey, cevap veremediği sorular ve bir türlü hatırlayamadığı anılar.
Ama geçmiş, susmakla kaybolmaz. Ve bazı sessizlikler, fısıltılarla konuşur.
Gece adını verdiği yalnızlığın içinde büyürken, kader ağlarını çoktan örmüştür.
Kime güveneceğini bilmeden, kimin düşman kimin dost olduğunu çözemeden...
Görünmeyen ellerin yön verdiği bir dünyanın ortasında, kendi yolunu bulmak zorunda kalacak.
Bazı insanlar doğar.
Bazıları ise... hayatta kalır.
Köklerini arayan bir ruhun, karanlıkla yüzleşme hikâyesi.
İzlerini sessizlikte süren bir geçmişin ardında, bir gelecek var mı?
"Gece" başlıyor. Ve bu karanlıkta herkesin bir payı var.
Ufak bir dipnot..
Gece ismini kafama silah dayayarak koyduran canım arkadaşım E'ye ve bu kitabı yazmam için sürekli beni destekleyen tüm arkadaşlarıma sonsuz teşekkür ❤️🩹
Onu ilk gördüğümde kalbimdeki duvarlar tek tek çatladı.
Ne aklım hazırdı bu kadar sevmeye,
ne de kalbim, bu kadar yanmaya...
O bir söz söyledi - ne yüksek sesle, ne de fısıltıyla.
Ama o anda bildim:
Bu, geri dönüşü olmayan bir hikâyenin başlangıcıydı.
Çünkü bazı kalpler, korunmaz.
Bazı aşklar ise, yalnızca savunmasız bir kalpte kök salar.
-Yüzbaşı Atilla Alphan Atabey
Yetim büyümüş bir kız, şehit babasının izinden gidip asker olmak isteyen bir kız çocuğu.
Hem annesinin hayalleri, kızının doktor olmasını isteyen annesinin hayallerini gerçekleştiren, hemde babasının izinden giden kızdı o.
Tabip Kıdemli Üsteğmen Devin Bige Alkım.
Bir gecede, bir saniyede yetim kalır mıydı insan?
Bir görevde, bir saniyede kardeş bildiklerini kaybeder miydi insan?
Bir insan hayatında iki kez yetim kalabilir miydi?
Kalırmış demekki.
Peki intikam? İntikam alabilecek miydi? Mutlu olabilecek miydi?
Tekrar bir aile olabilecek miydi?
-
Başlangıç tarihi: 30-07-2025