"Seni seviyorum diye kör müyüm sandın? Aşkından öldüm diye mezar mı gerekli? Gözlerin Sevgili, gözlerin beni taşıyacak kadar büyük, sözlerin yeterli bir yara değil mi?" Eve geldiğimde çantamda gördüğüm bir kutu vanilyalı sütün üzerinde gördüm bu notu. Pembe, kalp şeklinde oldukça zarif yazılmış el yazısıyla bir an kendimi çocuk gibi hissetmeme neden olmuş, fakat adının olmaması ufacık bir hüzün bahşetmişti bana. Akşamına telefonuma "Vanilya" diye kayıtlı olsa da -ki ne zaman kaydettiğimi dahi hatırlamıyordum- daha önce hiç iletişime geçmediğim numaradan mesaj geldi. Kelimeler aynı heyecanı veriyordu lâkin merak hâlâ yerli yerindeydi. "Sana..." diyordu Vanilya, "Vaveylam, Lâlim, her şeyim.... Bir sana vurgun, bir sana kırgınım." ...All Rights Reserved
1 part