"Bazen geçmişin gölgeleri, bugünün karanlığını şekillendirir..."
Lida, hayatını gölgelerin içinde yaşamaya alışmıştı. O, sadece emirleri yerine getiren biriydi. Ama Türkiye'ye dönmek... Bu, geçmişin kapılarını tekrar açmak demekti. Hem de bir akıl hastanesinde, kim olduğu bile belirsiz bir adamın güvenini kazanıp onu öldürmek için.
Ancak bu görev, sıradan bir infazdan çok daha fazlasını içinde barındırıyordu. Demir Ateş Soylu'nun sadece bir suçlu mu, yoksa daha büyük bir oyunun parçası mı olduğu belirsizdi. Lida, onun akıl hastanesinde ne işi olduğunu öğrendikçe, kendi geçmişiyle de yüzleşmek zorunda kalacaktı.
Gölgelerin içinde kim dost, kim düşman? Ve en önemlisi... Gerçek, her zaman görünen midir?