.... Rishe(Rişhe) moloz yığınında ağır adımlarla ilerlemeye devam ediyordu. Kan kokusu her yere yayılmıştı. Rishe bu kokudan nefret ediyordu ama merakını gidermek için bu enkazı araştırma isteği daha ağır basıyordu. Etrafta ölen kişilerin ruhlarının neredeyse görülemiyecek silüetleri duruyordu. Duyulabilecek tek ses ise bu ruhların acı ve ızdırap içinde attığı çığlıklar yankılanmasıydı. İnsanlar bu çığlıkları anlayamazdı, duyabilirler fakat ne anlama geldiklerini kavrayamazlardı. Fakat Rishe bu çığlıkların ne anlatmak istediğini anlıyabiliyordu. Belki bunun sebi onun "ölümün" ne anlam geldiğini bilmesidir.
Ruhlar ölümlerinden 1 saat sonlra insanların "belirsizlik" diye isimlendirdiği yere gidiyorsa ölümlerinin ardından 1 saat geçmemişti. Attığı her adımı dikkatlice seçmesi gerekiyordu çünkü yanlışlıkla sivri bir nesneye basarsa bu onun için acı verici olacaktı. Bu şekilde ilerlemeye devam ederken gördüğü c3setlerden biri onun dikkatini çekti. Yerde yatan c3setin saçları kömür misali simsiyahti, saçları kısa ve dalgalıydı. Altın sarısı bir gözü vardı, diğer gözünde ise bir göz bandı. Cılız biriydi. Yıtık pırtık yamalı -yamaların işin ehli biri tarafından dikilmediği çok belliydi- kıyafetleri vardı Belinden ayağına kadar tahta parçaları bedenini kaplamıştı. Rishe için bu c3setin en dikkat çekici yanı ise onun teninin diğerlerinden daha canlı olmasıydı, hala yaşıyor olma ihtimali vardı ona göre. Hızlı adımlarla onun yanına gitti. Çömeldi ve c3setin soğuktan çatlamış elinden nabzını ölçtü; evet bu bir c3set değildi, kişi gerçekten yaşıyordu şu anda sadece uyuyordu.
(Kısaltılmıştır)
Benim güneşim hiç doğmamıştı. Ya da doğmuştu ama doğar doğmaz geri batmıştı,benimle birlikte. Aradan yıllar geçti. Bulutlu, yağmurlu, gök gürültülü geçen yılların ardından benim hayatıma yeni bir güneş doğdu. O kadar güzel doğdu ki ne bulutlar kapatabildi önünü ne de yağmurlar...
☀️
Bakışlarımı kampüsün içinde gezdirirken Kaan abim ve yanındaki kızı görmemle durdum.
Aklıma gelen fikirle yüzümde sinsi bir gülümseme oluşurken adımlarımı onlara doğru yönlendirdim.
Yanlarına geldiğimde kızın abimin omzundaki elini çekip yerine kendi elimi koydum. İkisinin de bakışları bana döndü.
"Turuncu meleğim?"
Kızın gülmesiyle abime kötü kötü baktım. Sadece meleğim desen kafiydi.
"Sen kimsin ufaklık."
Ufaklık demesi sinirlerimi bozarken kızı baştan aşağı süzdüm. Tek kaşımı kaldırıp elimi uzattım.
"Ben Derin Atabey. Kaan'ın eşiyim. Sen kimsin teyze"
Kızın suratı gözle görülür şekilde morardı. Abim şokla bana dönerken keyfim çoktan yerine gelmişti. Ee ne demişler abicim intikam sıcak yenen bir yemektir.
☀️
16/03/2021
11/06/2021
Kapak: @okyanus_grisi