Kabus hangisiydi? Uyuyunca başlayan mı, yoksa uyanınca mı?
Miray, gözlerini kanlı elleriyle açtı. Ne olduğunu hatırlamıyordu.
Yanında bir ceset...
Gerçek miydi, yoksa bir kabus mı?
Her şey bulanıktı. Ama bir şey kesindi:
İkizi Eray ölmüştü, ve bu ölümün sorumlusu olarak 26 yıl hapis cezası alan kişi Miray olmuştu.
Kaza mıydı?
Yoksa her şey, çok daha büyük bir planın parçası mıydı?
Kenan, gerçekleri arayan Miray'ın yanında oluyordu. Ama ya o da olayın bir parçasıysa?
Belki de kazanın hedefi Kenan'dı, Miray ve Eray sadece yanlış zamanda, yanlış yerdelerdi.
Ya da Kenan, asıl katil olabilir miydi?
Gerçek, Miray'ın sonunu mu getirecek, yoksa onu özgürlüğüne mi kavuşturacak? Öğrenmeye cesareti var mı?
Hedefleri için gözünü karartmış olan Alin, bir yıl daha sınava çalışma kararı alır. Her şeyi bir kenara bırakmış, yalnızca derslerine odaklanmışken, kütüphanede tanıştığı bir adamla sınırlarını koruyacak mı yoksa yıkacak mıydı?
•
Arkamı döndüm ve apartmanın girişine doğru ilerledim. Kapıyı açmak için bir hamle yapacakken sesini duydum. "Alin!"
Omzumun üzerinde ona baktım. Dudaklarındaki o güzel kıvrılma görülmeye değerdi. "Sevgilim veya bir flörtüm olursa, bu yalnızca sen olursun."