"Sessizlik, bazen en gürültülü çığlıktır."
Talya Ahenk Kutseli, kelimelerin ardında yaşayan bir kadındı. Sürgün edilmiş bir geçmişin, diplomatik bir sessizliğin ve adı konmamış bir boşluğun çocuğu...
Boris Artem Krylov ise buzdan örülmüş bir hayaletti- kayıplarını toprağa gömmemiş, intikamını zamana yatırmış bir adam.
Talya bir çeviri için Rusya'ya gittiğinde, aslında kendi hikâyesinin en karanlık cümlesine adım attığını bilmiyordu.
Her kelime bir ipucu, her satır bir tehditti.
Ve her bakışta, Boris'in soğuk duvarlarına bir çatlak daha düşüyordu.
İkisinden biri geçmişiyle yüzleşecek, diğeri kendi karanlığında ya tamamen dağılacak ya da ilk kez insanlaşacaktı.
Çünkü bazı sırlar sessizliğe gömülmez, bazı aşklar ise ölümle yazılır.
Yazgıya atılan düğümün hikayesi...
Zinar Aşiretinin ağası Viran Zinar, Sipanların büyük torunu Afşin'i isteyecek zannederlerken asıl isteyeceği kişi, kuzeni Nalin Sipan'dır. Fakat Nalin bu evliliği onaylamaz ama kader ağlarını örmeye devam eder.