*Bu kitap ne olursa yolundan dönmemiş, pusulası puslansa bile mücadelesine devam etmiş; anahtarının doğru kapıyı açacağına inananlara ithaf edilmiştir. Saatinizin durmaması dileğiyle.
"O ne?"
Kaşları çatıldı, işaret ettiğim zincire baktı. Yüzünde saniyeler içinde ufak bir gülümseme oluşurken elini cebine daldırdı. Kızına öğretmeye çalışan bir baba misali yüzüme dikkatlice baktı. Vereceğim her tepkiyi, yüzümün alacağı halleri kaçırmak istemiyor gibi bir hali vardı.
"Pusula,"
Kendime engel olamayarak araya girdim.
"Ormanda değiliz, biliyorsun değil mi?"
Başını sallayıp güldü. Başı kahkahasının etkisiyle hafif arkaya düşerken ademelması gözler önüne serilmişti.
"Senin olmayan hiçbir şeye güvenemezsin. Güvenemediğin her şey seni kaybeder."
Yalnızlığında kaybolmamak için pusulayı yanında taşıyordu.
"Senin olan bir şey güvenini boşa çıkarırsa?"
Yüzündeki gülümseme silinirken ellerinin arasındaki pusulaya baktı.
"Pusulan puslanır. Yine kaybolursun."
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Yasef ve Poyraz'ın anne ve babası, onlar daha çok küçükken kaybolur. Yasef, onları bulmak için yola çıkarken Poyraz'ı da yanına almayı ihmal etmez. Cebinde babasının pusulası, kalbinde kimsesizliğin ağırlığını taşıyan bir adam koca bir oyunun içine düşerse ne olur? Üstelik, hiçbir kuralın olmadığı bir oyuna.
Yasef ve Poyraz'ın pusulaları şaşmak üzere, hangi saat onların zamanını ifade edebilir? Hangi anahtar onlar için doğru kapıyı açabilir?
- - - - - - - - - --
HERHANGİ BİR ÇALINTI- KOPYALAMA DURUMUNDA YASAL YOLLARA BAŞVURULACAKTIR.
-Ceylin
Müsait misin?
Önemli bir şey konuşmamız gerekiyor.
-Oğuz abi
Müsaitim.
Ne oldu?
-Ceylin
Hamileyim.
-Oğuz abi
Siktir!
Ciddi misin sen?
Bu işin şakası olmaz.
-Ceylin
Şaka falan yaptığım yok zaten.
Şüpheleniyordum ve test yaptım.
Hamileymişim.
Abisinin arkadaşı ve aynı apartmanda oturdukları Oğuz'dan hamile kalan Ceylin.