+18 sahneler vardır. Rahatsız olan kişiler varsa lütfen okumasın 🤍
"Onlar sadece DNA ile değil, bir lanetle birbirine bağlandılar."
Yüzyıl önce, ölüm döşeğindeki bir adamın çaresizliği, bilimin sınırlarını zorladı. Yarasa DNA'sı ile insan genetik kodunu birleştirmeyi başardılar. Proje, tıbbi bir umut olarak doğdu - ama doğan şey umut değil, vampir ırkıydı.
Bu yeni nesil yaratıklar, kanla besleniyor, hızla evrimleşiyor ve her biri birer biyolojik silah gibi çalışıyordu. Onlara liderlik eden kişi, artık bir bilim insanı değil; soğukkanlı bir Vampir Lordu olmuştu.
Ama bir kişi, bu felaketin önüne geçmek için her şeyini feda etti.
Bay Wang, eski dostuna, belki de sevdiğine, son bir uyarı olarak, onun kanına genetik bir lanet yerleştirdi.
"Bu kan, sadece seni değil... senden doğacak herkesi zehirleyecek."
Ve kader şimdi iki torunda yeniden yazılıyor.
Zhan... Vampir genleriyle doğdu, ama damarlarında ölümle yarışan bir zehir taşıyor.
Yibo... Kanında, insanlıkla vampirlik arasında bir bağışıklık mucizesi saklı.
İkisi birbirinden habersiz büyüdü, ama kanları onları birbirine çekmekle kalmadı, birbirlerine mahkûm etti.
Eski bir laboratuvar günlüğü, kayıp bir antikor ve lanetin son izleri...
Zhan ölümle yarışırken, Yibo geçmişin sırlarıyla yüzleşmek zorunda kalacak. Bu yalnızca bir türün yok oluş savaşı değil;
Aynı zamanda bir kalbin ne kadar karanlığı taşıyabileceğinin sınavı.
"Aşk, bazen bir antikor gibidir... Sessizce savaşır, ama her şeyi değiştirir."
Wang Yibo all but raised himself in his aunt's small congee and wonton shop on the poor side of the city. Resourceful, he's made his way in life alone without relying on or trusting anyone. That is, until a chance encounter with Xiao Zhan, the scion of one of China's richest families, caused the tightly woven threads of the only world he's ever known to start unravelling.