"Birden ayağım kenarda duran taşa takıldı ve dengemi kaybettim, düşüyordum. Soğuk hava yüzümü yalıyordu. Bütün kötü düşüncelerden arınmıştım. Hafifliyordum sanki. Suya öyle şiddetli çarptım ki bir an için kafamın gövdemden ayrıldığını hissettim. Su buz gibiydi. Ellerimi ve ayaklarımı hissedemiyordum. Suyun derinliklerine doğru çekiliyordum ama bir gariplik vardı; akciğerlerime su doldukça rahatlıyordum. Suyun altındaydım ve nefes alıp vermeye başlamıştım. Bu rüyayı belki de yirminci görüşümdü."