Bir kız vardı. Kitap okumayı sevmez, kitaplarla ilgilenmezdi. Ardından hayatına bir yazar girdi. "Jules Verne." Okudu, okudu, okudu.. Ve sevmeye başladı, kelimeleri, cümleleri, kitapları, bilim kurguyu... O yazar kızın hayatını değiştirmişti. Artık onun gibi düşünüyor, araştırma yapıyor ve yazmaya çalışıyordu. Onun gibi güzel yazamasa bile hayalleri vardı. Bir volkanın içinden Dünya'nın merkezine inmeyi hayal ediyor oradaki güzellikleri düşünüp "keşke" diyordu ya da Dünya'nın Ucundaki Fener'i düşünüyordu. Gerçek olduklarına inanıyordu ama elinden ne gelirdi ki...
Beyninin kurguladığı hayalleri yazarak içinden atmaya çalışıyordu. Belki bir gün "Bilim Kurgunun Babası" -Jules Verne- gibi olacaktı kim bilir..
Sanırım ben deliyim........
Bana koyulan teşhis paranoid şizofreni ve ilk andan bu yana deli muamelesi ile yaşamayı, beynimin akıl oyunları ile hayatımı sürdürmeyi öğrendim......
peki ya değil isem Ya ben Tanrının seçilmiş kullarından isem Ya rüyalarımda var olan olgular başka benlerin yaşamı varoluşsal doneleri ise ..... ama asıl odak noktam ya Nida gerçekten bir evrende var ise , işte bu uğurda yaşamayı göze alırım milyonda bir olasılık ise Nida'yı bulmak kobay faresi olmaya varım.