“Ben iki kez doğdum: İlkinde 1995 yılının Eylül ayında, dünyaya gözlerimi masumca ilk kez açtığımda, daha sonra tekrar 2014 yılının Kasım ayında hiç beklemediğim, çocukluğumu kirleten geçmişimi bana unutturabilecek bir telefon geldiğinde.”
Bir gün bana orta yaşlardaki hiç tanımadığım bir bayandan, telefon geldi ve… Oğlu Eren’e psikolojik destek verip veremeyeceğimi sordu. Bu iş teklifini, henüz eğitimimi tamamlamamış olmama karşın; nefes almak için ona bir şans tanıyamadığımız kardeşimle beraber annemin ölümünün ardından, babamın geçirdiği sarsıntılarla ruh hastası olup, benim ise babamın sağlığı için hayalini kurmuş olduğum, ‘Psikiyatri Kliniği’ kurmak için paraya ihtiyacım vardı. Hiç tereddüt etmeden iş teklifini kabul ettiğimde ilk başlarda Eren’in sonuna mutlaka “Devamı Gelecek…” yazdığı hikâyelerine seyirci, sonrasındaysa başrolü oynadığımı fark ettim.
İşte o an, gecenin karanlığında Tanrı bir ışık yaktı… Ve yeni bir hayat başladı…