Dört kelebeğin hikayesini bilir misiniz? Bu hikayede ateşe merak duyan dört kelebek vardır. Her biri ateşe farklı bir mesafeden yaklaşır ve ateş hakkında farklı bir bilgi edinerek geri gelir. Ama en son kelebek, ateşe en çok yaklaşan ve onun gerçek yakıcılığını anlayan kelebektir ve geri gelmemek üzere yok olur. Hepimizin hayatında yer alan acılar , üzüntüler de öyle değil midir? Hayatın bize getirdikleri çoğunlukla canımızı acıtan taraftır, gerçeklerdir. Ama bu acılar olmadan gerçeklerin farkına varabilir miydik? Doğru yolu kendi kendimize, acıyı hiç tatmadan bulabilir miydik? Hep sitem ederiz "bunlar niye benim başıma geliyor" diye. Belki de bunların başımıza gelmesinin sebebi hayattan ders çıkarmamız ,daha güçlü ayağa kalkmamız içindir. Yoksa bir bakmışız sonumuz o kelebek gibi olmuş ne olduğunu anlamadan yok olmuşuz...